Uçan tekmenin hatırlattıkları…

Uçan tekmenin hatırlattıkları…

Uzaklardan…

Başlangıcı 1930’lara dayanan “uçan tekme” hareketi, uzakdoğu sporlarına “Okinawan” stili dövüş sanatından esinlenerek dâhil edilmiş; 1940’lı senelerin sonlarında önce karate, sonrasında taekwondo sporlarında kendisine yer edinmiştir. Hareketin temelinde yer alan üç unsur zıplama, dönme ve tekme 1960’lı yıllarda geliştirilerek günümüze kadar gelmiş olup şimdilerde Uzakdoğu dövüş sanatının önemli bir unsurudur. Ülkemizde de bilhassa 70’li yıllarda Cüneyt Arkın tarafından Malkoçoğlu ve Kara Murat filmlerinde hafif abartılı olarak sıklıkla kullanılan hareket, bazen hareket esnasında pantolonun patlamasıyla komik görüntülere vesile olmuştur. (Bkz. Karateciler İstanbul’da – 1974, Aka Ninja Killer)

İzlemişsinizdir muhtemel, geçtiğimiz günlerde Hollanda liginde oynanan maçta AZ Alkmaar kalecisi Esteban, maç esnasında sahaya giren bir taraftara uçan tekmeyle karşılık verince maçın hakeminden kırmızı kartı gördü. Bu karara kızan Alkmaar teknik direktörü Gert Jan Verbeek takımı sahadan çekince maç yarıda kaldı. Costa Rica Milli Takımının kalecisinin, değme karatecilere taç çıkartacak “uçan tekme” hareketi, izleyenleri şaşırtsa da yeşil sahalarda ilk değildi.

Bu yazı, Uzakdoğu sporlarının futbola girişini sağlayan unutulmaz futbolculara ve uçan tekmenin zaman içinde hatırlattıklarına…

***

Tarih, 25 Ocak 1995…

Yer güney Londra’nın Selhurst Park Stadı… Manchester United, deplasmanda Crystal Palace karşısında… Manchester United’ın unutulmaz 7 numarası Eric Cantona bir pozisyonda formasını çeken Palace’ın savunma oyuncusu Richard Shaw’a tekme atıyor. Pozisyona yakın olan hakem anında kırmızı kartını gösteriyor Fransız futbolcuya. Soyunma odasına doğru yönelen Cantona, tünele girerken tribünden kendisine hakaretler yağdıran Palace taraftarı Matthew Simmons’a “uçan tekme” atıyor ve olay kısa sürede taraftarların ve futbolcuların şaşkın bakışları arasında tekme tokatlı kavgaya dönüşüyor.

Olay sonrası tutuklanan ve taraftarı darp ettiği gerekçesiyle 14 gün hapis cezasına çarptırılan Cantona’nın cezası paraya ve 120 saatlik “toplum hizmeti”ne çevrildi. Ayrıca İngiltere Futbol Federasyonu tarafından sezon sonuna kadar futboldan men edildi. Ancak aldığı cezadan çok, maçtan sonra kendisine, bunu neden yaptığını soran, gazetecilere verdiği cevap akıllarda kaldı:

“Martılar, balıkçı teknelerini, muhtemel az sonra denize atılacak istavrit balıkları için takip ederler…”

***

2010 Dünya Kupası…

Final maçında, Hollanda günümüzde futbolun 1 numarası olan İspanya karşısında… Maçın ilk yarısında İspanyollar’ın müthiş pas trafiğini bozmakta zorlanan “Portakallar”, bu durumdan hayli gerilmiş olmalı ki Hollandallı Nigel De Jong rakibin orta saha yıldızı Xabi Alonso’ya “uçan tekme” ile karşılık veriyor. Alonso yerde acı içinde kıvranırken, izleyenler kırmızı kart bekliyor hakemden. Ama işin ilginç yanı, maçın hakemi ve kart kullanışında taviz vermeyişi ile bilinen İngiliz Howard Webb’in bu hareketi sadece sarı kart ile geçiştirmiş olması! Bu sarı kart, hakem kararlarındaki istikrarsızlığın güzel bir örneği…

***

Yıl 2011… Yer Kazakistan…

FC Kairat, rakibi Lokomotiv Astana karşısında…

Gergin geçen maçta, hakemin verdigi karara itiraz eden futbolcular bir pozisyon sonrası birbirine girerken, yedek kulübesinden fırlayan Lokomotiv’li futbolcu Radmir Muksinova arkadaşlarına yardıma gidiyor. İşte tam o sırada olan oluyor. Beklenmedik bir şekilde rakibine arkadan uçan tekme atan Kairat’li Armand Masimzhanov, rakibini yere sererken kendi takım arkadaşları bile inanamıyor olup bitene.

Mayıs 2011’de Kazakistan Futbol Federasyonu futboldan ömür boyu men cezası veriyor Armand Masimzhanov’a. Ceza dediğin de böyle olmalı zaten…

***

Yıl 2011… Yer Brezilya…

Sport Recife ve Vasco de Gama arasında oynanan genç takımlar maçında sinirler gerilince Recife kalecisi Gustavo, Vasco’lu Elivelton’a arkadan uçan tekme ile karşılık veriyor. Jackie Chan filmlerinden bir sahneyi andıran olay sonrası 18 yaşındaki kaleci futboldan ömür boyu men edilirken, Brezilya polisi kaleci hakkinda “cinayete teşebbüs” davası açılmasını gündeme getiriyor!

Neyse ki yaşının küçük olması ve araya kulüplerin de girmesiyle hapis cezası almaktan kurtuluyor genç kaleci…

***

2000’li yılların başında, başrolünü Stephen Chow’un oynadığı Hong Kong filmi “Shaolin Soccer”, Kung-Fu ile futbolu bir araya getirmiş ve o dönemde hayli ilgi görmüştü. Çin’in Henan bölgesinde yer alan Shaolin tapınağının hocalarından Shi Yanlu, o filmden hayli etkillenmiş olmalı ki Kung- Fu’nun futbolun içinde yer alması görüşünde ve bu sayede Çin Milli Takımının dünya futbolunda yıldızının parlayacağına inanıyor.

“Günümüzde Çin futbolu kötü durumda…” diyor Shi Yanlu ve devam ediyor:

“Oysa Kung-Fu’nun ana temalarını futbola yerleştirerek daha fazla ruha, güce ve esnekliğe dayanan bir spor haline getirebiliriz. Futbolun içine biraz sertlik katmak gerek. Şüphesiz bu izleyenlere de keyif verecektir!”

İşin ilginç yanı ise Çin Futbol Federasyonu’nun bu öneriye sıcak bakıyor olması!

Bu arada “Shaolin Soccer” filminden ve Kung-Fu’nun ana temalarının futbola yerleştirilmesi önerisinden söz açmışken, Kolombiya Milli Takımı’nın eski kalecilerinden Rene Higuita’nın, 30 Mayıs 1995’te Wembley Stadı’nda oynanan İngiltere-Kolombiya maçında üzerinden geçip kaleye girmekte olan topa, amuda kalkarak yaptığı ve “Scorpion Kick” (Akrep Kurtarışı) olarak adlandırılan müthiş vuruşuna da değinmeden ve ülkesinde “El Loco” (Manyak) lakabı ile anılan Higuita’ya da bir selam çakmadan geçmeyelim. Ancak çoklarının bilmediği, o pozisyonun hemen öncesinde hakemin oyunu durdurmuş olması, Higuita’nın da bu yüzden inanması güç hareketi yaptığıdır… Renkli kaleciydi ‘El Loco’ vesselam!

Futbolda şikesiz, şaibesiz, uçan tekmesiz, güzel yeni bir yıl dileğiyle…

Ziya Adnan
15 Ocak 2012

UcanTekme