Uzaklardan…

Premier Lig’de mayıs ortasında bitime üç maç kala ligin dibindeki Southampton FC evinde Fulham’a iki golle üç puan bırakırken küme düşen ilk takım oldu. Sezonda 138 gün son sırayı işgal eden takım gelecek sezon elitlerin arasında yerini alamayacak. Hampshire bölgesinin 239.700 nüfuslu küçük, sakin, yaşanılası sahil şehrinin kırmızı beyazı ne zaman döner bilinmez. Küme düşme potasındaki iki takım Leeds United ve Leicester City… Haftanın açılış maçında Leeds United sevilmeyen komşu Newcastle’a karşı evinde iki puan bıraktı ve düşme potasında kaldı. 17. sıradaki Everton’un maç fazlasıyla bir puan gerisindeler, olası puan kayıplarında lige tutunmaları zor. Bir basamak üstte, 16. sırada diğerlerine kıyasla daha avantajlı Nottingham Forest, 1998-99 sezonundan sonra ilk kez yer aldıkları lige tutunma savaşındalar. Yaz transferinde 30 futbolcuyu kadrosuna katarken son üç maçtan çıkardıkları iki galibiyet son beşin en iyisi olmalarını sağladı. Ancak deplasman karneleri zayıf, arka arkaya yedi deplasman maçı kaybettiler, sadece altı puan alarak bu sezon Premier Lig’in en kötü deplasman rekorunu kırdılar.

Güneşin zaman zaman yüzünü gösterdiği serin bir Londra gününde East Midlands bölgesinin 300 bine yaklaşan nüfuslu şehrininin kırmızı beyazı Nottingham Forest, sezonun hüsran takımı Chelsea deplasmanında. Misafir takımın Chelsea deplasmanlarında bahtı kapalı. Chelsea, Nottingham Forest’a karşı tüm kupalarda arka arkaya altı iç saha maçı kazandı. Ev sahibi bu sezon ilk 11’de 31 futbolcu denerken maç kadrosunda 123 değişiklik yaptı, ligin rekoru. Chelsea 4-3-3 dizilişinde, orta sahada Kovacic, Fernandez, Gallagher, ileri uçta Madueke, Felix, Sterling. Misafir Forest 3-4-2-1 dizilişinde, orta sahada Aurier, Mangala, Danilo, Lodi ileri uçta Yates, Gibbs-White ikilisinin önünde gol umutları Awoniyi. Henüz 4. dakikada sağdan kullandığı kornerde Felipe’nin kafa vuruşuyla gol arıyor Forest, ilk bölümde topun rakipte olduğu anlarda takım halinde kapanıp alan daraltıyorlar. 8’de sağdan kullandığı duran topta rakip savunmayı geçemiyor Chelsea, ilk 10 dakikada ev sahibi takımın topa sahip olma oranı yüzde 87. İki takımın da pozisyon üretmekte zorlandığı dakikaların sonrasında, 14’te öne geçen Forest oluyor, Lodi’nin soldan ortasında Chelsea kalesinde Mendy boşa çıkıyor, iki savunma oyuncusu arasında iyi yükselen Awoniyi kafayla topu ağlara gönderen oyuncu, son iki maçta üçüncü golü, kale arkasında deplasman tribünü yıkılıyor. Geriye düştükten sonra oyunu rakip sahaya yıkıyor Chelsea, 18’de Chalobah’ın pasında Hall’ın sol çaprazdan yerden vuruşu rakip savunmadan dönüyor, mavili takımın son vuruş ustası bir santrfor eksikliği aşikâr. 23’te soldan arka arkaya kullandığı iki kornerden sonuç alamıyor Forest, daha iştahlı oynayan, sahayı daha iyi parselleyen kırmızı beyazlılar. Chelsea neredeyse tüm ataklarını sağdan geliştirirken Forest savunmasının ortasında Felipe ve Worrall hava toplarında geçit vermiyor. 31’de Chelsea’nin kullandığı duran topta isabetsiz vuruyor Gallagher, 33 dakikanın sonunda Chelsea’nin rakip kaleyi bulan vuruşu bulunmuyor. 34’te gole yaklaşıyorlar, soldan Hall’un enfes ortasında Felix’in kafa vuruşu Forest kalesinde Navas’ta kalıyor. Devreninin bitimine iki dakika kala Chelsea orta sahasında sakatlanan Kovacic yerini Loftus-Cheek’e bırakıyor. Forest topa yüzde 28 oranında sahip olduğu, rakip kaleyi dört kez yokladığı devreyi tek golle önde kapatıyor.https://4318a77caffdb7ddabaaab0c18752089.safeframe.googlesyndication.com/safeframe/1-0-40/html/container.html

2. devrenin başında takımlar aynı kadrolarla sahada. 48’de sağdan kullandığı kornerde ikinci gole yaklaşıyor Forest, Niakhate’nin yakın mesafaden dokunuşu az farkla dışarda, akabinde kalelerinde golü görüyorlar. 51’de Chelsea atağında Chalobah sağdan ortalıyor, Forest ceza sahasında Sterling demarke pozisyonda topu sağ üst köşeden ağlara gönderen oyuncu. Beraberlik golü iştahını artıyor mavili takımın, 55’te Gallagher’in vuruşu Forest kalesinde Navas’ta kalıyor. Akabinde Felix’in vuruşu az farkla dışarı çıkarken kaçan gole hayıflanıyor ev sahibi tribünler. 58’de hak ettiği golü buluyor Chelsea, Sterling ceza sahasına girerken içeri hareketlendikten sonra uzak köşeye enfes vuruyor, takımı 2-1 öne geçiyor. Ancak uzun sürmüyor gol sevinçleri, 62’de Forest atağında Managala soldan Chelsea ceza sahasına kesiyor, Awoniyi iyi yükselip topu kafayla Chelsea ağlarına gönderiyor. Pozisyonda Chelsea savunmasının ortasında Thiago ofsayt bozan oyuncu. 2-2’lik skor maçta tempoyu yükseltiyor, 66’da Forest atağında Danillo’nun sol çaprazdan vuruşu az farkla dışarda. 69’da Chelsea’de sarı kartı gören Felix. 72’de Chelsea de Ziyech ve Havertz, Madueke ve Felix’in yerlerine sahada. 77’de soldan kullandığı kornerden sonuç alamıyor Chelsea, son bölümde galibiyet golü için yükleniyorlar. 79’da Chelsea’de sarı kartı gören Gallagher. 81’de Forest’in golcüsü Awoniyi yerini Johnson’a bırakıyor. Akabinde Chelsea atağında Thiago’nun ortasında Sterling’in kafa vuruşu az farkla dışarda. Son dakikalarda rakip sahada kamp kuruyor Chelsea ancak beş dakika uzatılan maçta başka gol olmayınca 2-2’lik skorla 40.030 taraftarın şahitliğinde puanı kapıyor Forest, kaderini son iki maça bırakıyor. Maçtan sonra hocaları Steve Cooper, puanı kapmak için çok çalıştıklarını, geriye düştükten sonra iyi direnç gösterip beraberlik golünü bulduklarını, savunmada daha iyi olmaları gerektiğini, deplasmanlarda zaman zaman özgüven sorunu yaşadıklarını ancak bu maçta puanı hak ettiklerini dile getiriyor. Maçın adamı golleriyle Nottingham Forest’e hayat veren 25 yaşındaki Nijeryalı golcü Taiwo Awoniyi. İlk profesyonel sözleşmesini 2015’te 17 yaşına bastığı zamanlarda Liverpool ile imzaladı, 2022’ye kadar yedi farklı takımda kiralık oynadı. 2022 yazında 17 milyon sterlin bedelle katıldığı Nottingham Forest’in göze batan oyuncusu.

Ziya Adnan

17 Mayıs 2023

Uzaklardan…

Yazın kapıda olduğunu hatırlatan güneşli bir Londra Pazar’ında, günün son maçında, düşme potasının dört puan üzerindeki West Ham United evinde Manchester United karşısında. Bitime dört kala her şey değişebilir ama 15. sıradaki West Ham’ın lige tutunabilmek için en az bir puana ihtiyacı var, bu onları Everton’ın altı puan üzerine çıkartır, rakiplerinden daha iyi gol averajları olması kayda değer. Ancak Manchester United’a karşı ligde oynadıkları son altı maçı kaybederken bir maçtan beraberlikle ayrıldılar. Doğu Londra takımı ligde Manchester United’a karşı öne geçtiği maçlarda 35 puan bıraktı, maçtan puansız ayrılmaları durumunda son beş maçtan puan çıkartamamış olacaklar. Takımın yükseleni Lucas Paqueta, Olimpiyat Stadı’nda ilk 16 maçında gol bulamayan, sadece iki asist yapan Brezilyalının tüm kupalarda son dört iç saha maçında iki gol ve iki asisti bulunuyor. Manchester United’a gelince, Erik ten Hag’ın gelişiyle yükselişe geçtiler, ancak bu sezon ligde ligin üst sıralarında yer alan takımlara karşı 17 maçın sekizini kaybettiler. Alt sıralardaki takımlara karşı 16 maçta yenilmezken ve bu maçların 12’sini kazandılar. Ancak Londra deplasmanları yaramıyor takıma, Kasım soğuğunda Fulham’da aldıkları 2-1’lik galibiyet, Londra’daki son yedi lig maçındaki tek galibiyetleri (3B, 4M). West Ham’ın belalısı Manchester United’ın golcüsü Marcus Rashford, rakibe karşı attığı dört lig golünün üçü oyuna sonradan girdiği maçlarda geldi…

Ev sahibi West Ham 4-2-3-1 dizilişinde, orta sahada Soucek, Rice, ileri uçta Bowen, Paqueta, Benrahma, önlerinde golcüleri Antonio. Misafir Manchester United 4-3-3 dizilişinde, orta sahada Eriksen, Casemiro, Fernandes, ileri uçta Antony, Weghorst, Rashford. İlk bölümde iki takım da ofansif, West Ham sol kanatta Benrahma ile pozisyon üretmeye çalışırken, 2. dakikada savunmada eksik yakalandıkları pozisyonda Rashford isabetsiz vuruyor. 7’de Manchester United’ın sağdan yarattığı pozisyonda Fernandes’in yerden vuruşu az farkla dışarda, ev sahibi savunmanın solunda açıklar veriyor. Üç dakika sonra net fırsattan yararlanamıyor misafir takım, West Ham ceza sahasında Weghorst kafayla Antony’nin önüne bırakıyor, demarke pozisyonda isabetsiz vuruyor, kenarda hocası Erik ten Hag kaçan pozisyona hayıflanıyor. 18’de bu kez Rashford ile soldan yokluyorlar rakip kaleyi, çaprazdan vuruşunda direkler gole izin vermiyor. İlk 20 dakikada rakip kaleyi altı kez yokluyor United ama isabet kaydedemiyor, takımın gol makinesi santrafora ihtiyacı aşikâr, yaz transferinde Tottenham’ın kapısını Kane için çalacaklardır sanırım. 28’de beklenmedik pozisyonda öne geçiyor West Ham, Benrahma ceza sahasının dışından vuruyor, United kalesinde De Gea sağ köşeden topu içeri alıyor, sezonun en göze batan kaleci hatalarından. Tüm zamanların United kalecileri listesinde beşinci sırada, ancak bir zamanlar etrafındakiler başarısız olurken parıldayan bir kalecinin düşüşü açık. 36’da maçın ilk sarı kartı United savunmasının solunda Malacia’ya. Topun rakipte olduğu anlarda 4-4-2’ye dönüyor West Ham, savunmanın önünde Rice yerinde müdahaleleriyle göze batan oyuncuları. Manchester United topa yüzde 65 oranında sahip olduğu, rakip kaleyi 10 kez yoklayıp isabet kaydedemediği devreyi tek golle geride kapatıyor.

2. devrenin başında takımlar aynı kadrolarla sahada. İlk bölümde önde olmanın verdiği özgüvenle kısa paslarla sahayı iyi parselliyor West Ham, 46’da Benrahma’nın vuruşu rakip savunmaya çarpıp kaleci Dea Gea’ya da kalıyor. 48’de arka arkaya kullandığı iki kornerden sonuç alamıyorlar, Manchester United sahasından çıkmakta zorlanıyor. 52’de soldan kullandığı uzun taçta Antonio’nun kafa vuruşuyla topu United ağlarına gönderiyor West Ham, ancak gol faul gerekçesiyle geçersiz, akabinde United’da Weghorst yerini Martial’e bırakıyor. Daha iştahlı oynayan, orta sahada neredeyse tüm ikinci topları kazanan West Ham gole daha yakın takım, Manchester United pozisyon üretmekte zorlanıyor. 60 dakika sonunda United’ın 13 gol denemesinde rakip kaleyi bulan vuruşu sadece iki, takımın gol yollarındaki sıkıntısı göze batan handikapları. 65’te United savunmasında sarı kartı gören savunmanın sağında Wan Bissaka. İlk yarıdaki kötü performansını ikinci yarıda sürdürüyor misafir takım, West Ham tempoyu ayarlayan, gol için yüklenen takım. 72’de sağdan kullandıkları iki kornerde Soucek topu kafa vuruşuyla ağlara gönderiyor ama gol öncesinde 28 numara ofsayt, gol geçersiz. 74’te United’da Eriksen ve Antony yerlerini Sabitzer ve Sancho’ya bırakıyor. 75’te Rashford’un sağ çaprazdan vuruşuyla gole yaklaşıyorlar, West Ham kalesinde Fabianski topu kornere çeliyor. Akabinde Fabianski, Wan-Bissaka çarpışmasında sakatlanıyor United’ın savunma oyuncusu, maç beş dakika duruyor. Sonrasında Wan-Bissaka’nın yerine Dalot sahada. 87’de West Ham’ın tek golünü kaydeden Benrahma yerini Fornals’a bırakıyor. Sekiz dakika uzatılan maçın ilk uzatma dakikasında Martial ile gole yaklaşıyor United, Fabianski gole izin vermiyor. Kalan dakikalarda tüm baskısına rağmen aradığı golü bulamıyor Kırmızı Şeytanlar, 61 bin taraftarın şahitliğinde tek golle üç puanı kapan West Ham ligde kalmayı büyük ölçüde garantilerken Manchester United dördüncülük mücadelesinde yara alıyor. Bitime dört maç kala, bir maç eksikle son altı maçını kayıpsız atlatan Liverpool’un bir puan önündeler, sezonda 57 maç oynadılar, yorgun görüntüleri, son maçlarda oynadıkları etkisiz futbol sevdalılarını tedirgin ediyordur. Kalecileri De Gea, Old Trafford’daki 12 yıllık kariyeri boyunca birçok maçta Manchester United’ı kurtardı, ancak bu maçtaki korkunç hatası, rakiplerine Şampiyonlar Ligi mücadelesinde dördüncülük kapısını araladı. Maç sonu basın toplantısında West Ham’ın hocası David Moyes Konferans Kupası’nda oynayacakları yarı final öncesinde lige tutunma mücadelesinde iyi oynayarak üç puan aldıklarını, galibiyeti hak ettiklerini, sahada yer alan her oyuncusunun çok iyi maç çıkardığını dile getirdi. Maçın adamı sahada basamadık yer bırakmayan Declan Rice..

Ziya Adnan

10 Mayıs 2023

Uzaklardan…

Premier Lig’in en yaşlı teknik direktörü, takvim yaprakları 9 Ağustos 1947’yi gösterirken Crystal Palace’ın mabedi Selhurst Park’a taş atımlık mesafedeki Croydon semtinde dünyaya gelmiş. Futbolculuğuna dair çok fazla bilgi bulunmuyor. 1965’te Crystal Palace’ın genç takımlarında top koşturmuş, A takım’da forma giyme şansı bulamayınca alt liglerde almış soluğu. 23 yaşında tamamlamış antrenörlük kurslarını, aynı zamanda Güney Londra’da bir okulda beden eğitimi öğretmenliği yapmış. İlk teknik direktörlük deneyimi olan 1976’dan günümüze kadar sekiz ülkede 22 farklı takım çalıştırmış. Bu takımlar arasında Inter, Fulham ve Liverpool’un da olduğunu, Malmö ve FC Copenhagen ile altı şampiyonluk yaşadığını hatırlatalım. 2007-2010 arasında Fulham’da görev yaptığı dönem Ada’da muhtemel en başarılı zamanları. Siyah beyazlılar 2010 UEFA Kupası’nda finale yükselmiş ve Atletico Madrid karşısında kaybetmişlerdi. Koyu Fulham taraftarı aktör Hugh Grant, “Ben bu adamla yatağa girebilirim,” diyerek futbol adamına aşkını dile getirmiş o günlerde. 2012’nin Mayıs’ında İngiltere Milli Takımının başına geçti, onun döneminde İngilizler FIFA sıralamasında üçüncülüğe kadar yükseldi. Ancak uğurlu gelmedi takıma Euro 2016, İzlanda’ya elendikleri maçın ardından görevi bıraktı. Maç sonu basın toplantısındaki ilk cümlesi gülümseten cinsten: “Burada ne işim var ben de bilmiyorum!” Beş dil biliyor, okumayı çok seviyor, İngiliz yazar Martin Amis’e hayranlık duyduğunu dile getiriyor söyleşilerinde. Gezdiği onca ülkeye, çalıştırdığı onca takıma rağmen neden bizim ülke futboluyla yolunun kesişmediği muamma! 2021 yazında Crystal Palace’ bırakarak emekli olduğunu açıklıyor ama futboldan uzak kalamıyordu. Mart ortasından beri Patrick Vieira’dan boşalan görevi devraldığı Crystal Palace’da, onun gelişiyle yükselişe geçen takım Nisan başında 2023’un ilk galibiyetini alıyordu. Son beş maçtan 10 puan çıkartırken ligde kalmayı garantilediler…

Yağmurlu ve kasvetli bir Londra Mayıs’ında, futbol gününde Kral 3. Charles’ın taç giyme töreni. Ülkede milyonlarcası çökmüş sağlık siteminde tedavi beklerken kraliyet ailesinin taç giyme törenine harcadığı milyonlar, sokaklarda yatan binlerce evsiz, aylardır grevdeki sağlık çalışanları geldiğimiz kötü zamanların fotoğrafı sanırım. Dönelim futbola, Roy Hodgson’un Palace’ı Tottenham deplasmanında. Tottenham’ın rakibe karşı ezici üstünlüğü var, rakibe karşı son 15 lig karşılaşmasındaki tek yenilgisi, geçen sezon Selhurst Park’ta aldığı 3-0’lık mağlubiyet. Ancak ev sahibinde işler iyi gitmiyor, bu maça kadar kalelerinde 57 lig gol gördüler, bunların 15’i son dört maçta geldi, 2007-08’de 61 gollük sezondan sonra en kötü karneleri. Ev sahibi Tottenham 3-4-2-1 dizilişinde, kalecileri Hugo Lloris sakatlığı nedeniyle sezonu kapatırken kalede Forster, orta sahada Porro, Skipp, Hojbjerg, Royal, ileri uçta Son, Richarlison ikilisinin önünde golcüleri, kaptanları Kane. Misafir Crystal Palace 4-3-3 dizilişinde, orta sahada Eze, Doucoure, Schlupp, ileri uçta Olise, Ayew, Zaha. İlk bölümde rakibe 3. bölgede baskı yapıyor Tottenham ama geriden zorlanmadan çıkıyor Palace, ilk toplarda solda Zaha ile pozisyon üretme çabasındalar. 4’te sağdan kullandığı maçın ilk kornerinden sonuç alamıyor misafir takım, ilk 10 dakikada topa sahip olma oranı yüzde 57. Tottenham’ın geriden gelişigüzel uzun toplarla çıkarken kaptırdığı toplar ev sahibi tribünlerden tepki alırken ilk 15 dakikada sahayı kontrol eden, gole yakın takım Palace. 15’te sağdan kullandıkları kornerde Zaha’nın kafa vuruşu Tottenham kalesinde Forster’da kalıyor. Akabinde soldan ilk kornerinde gole yaklaşıyor beyazlı Tottenham, Romero kafa vuruşunda direkleri geçemiyor. 23’te Kane’nin savunma arkasına enfes pasında Hojbjerg isabetsiz vuruyor, Tottenham adına önemli gol fırsatı. 27’de Palace’ın kullandığı duran topun devamında 7 numaranın yerden vuruşunda Forster gole izin vermiyor, Tottenham savunmada tedirgin. 30’dan sonra maçta tempo düşüyor, Tottenham solda Son ile oyuna genişlik kazandırırken duran toplar gole yakın oldukları anlar. 32’de Son ile arka arkaya kullandıkları iki kornerden sonuç alamıyorlar. 35’te Kane’nin başlattığı atakta Porro’nun yerden ortasında Son’dan önce topa müdahale eden Palace savunması, ev sahibi tribünler kaçan gole hayıflanıyor. 37’de Palace atağında Andersen ile rakip kaleyi yokluyor misafir takım, 3. bölgede etkisizler. Devrenin uzatma dakikalarında Tottenham öne geçiyor, Porro’nun sağdan ortasına kafayı vuran Kane, kariyerindeki 209. Golü atıyor ve Premier Lig tarihinin gol krallığı sıralamasında 2. sıraya yükseliyor 10 numara. Tottenham’ın topa yüzde 56 oranında sahip olduğu, Palace’ın rakip kaleyi bir kez bulduğu, futbol açısından keyifsiz devre Tottenham’ın tek gollü üstünlüğüyle kapanıyor.

2. devrenin başında takımlar aynı kadrolarla sahada.  İlk bölümde baskılı Palace, 48’de soldan kullandıkları kornerde rakip savunmayı geçemiyorlar. 50’de Zaha’nın sol çaprazdan vuruşu isabetsiz, akabinde Zaha’nın başlattığı atakta Eze Tottenham ceza sahasında isabetsiz vuruyor, gol vuruşlarında yetersiz misafir takım. 55’te maçın ilk sarı kartı Palace’da Schlupp’a. 59’da soldan kullandığı kornerde gole yaklaşıyor Palace, Doucoure’nin yerden vuruşu Forster’da kalıyor. Beraberlik golü için yüklendiği anlarda geride boşluklar bırakıyor Palace, 61’de Porro’nun sağ çaprazdan vuruşunu kornere çeliyor Palace kalesinde Johnstone, sonrasında arka arkaya kullandığı iki kornerde farkı artıramıyor Tottenham. 64’te Kane’nin sakatlığı nedeniyle kısa süreliğine duruyor maç, sonrasında sahaya dönüyor 10 numara. 69’da Palace’da sarı kartı gören savunmanın sağında Ward. 73’te Palace’da sarı kartı gören Ayew, akabinde orta sahada Schlupp yerini Hughes’e bırakıyor. İki dakika sonra net golü kaçıran Tottenham oluyor, savunma arkasına atılan uzun pasta kaleci Johnstone’u geçemiyor Son, maçın muhtemel kırılma anı. 79’da Tottenham’da Richarlison’un yerine Kulusevski sahada. 83’te Tottenham’da sarı kartı gören savunmanın solunda Davies. Akabinde Palace’da Ayew’in yerine Edouard sahada. 86’da Tottenham’da sarı kartı gören Hojbjerg. Son dakikalarda rakip kaleyi ablukaya alıyor Palace, Tottenham takım halinde savunmada. Beş dakika uzatılan maçta Zaha ve Tottenham kalesinde Forster’ın kapışmasına sarı kartlar çıkarken, 61.093 taraftarın şahitliğinde tek golle üç puanı kapan Tottenham az da olsa gelecek sezon Avrupa Kupalarına katılma şansını sürdürüyor. Crystal Palace’a gelince, Roy Hodgson takımın başına gelişinden sonra yedi maçta ikinci mağlubiyetini yaşadılar, takımı 12. sırada. Maçın adamı tek golle Tottenham’a üç puanı getiren Harry Kane, gelecek sezon Tottenham’da kalır mı bilinmez ama yerinin dolması zor.

Ziya Adnan

9 Mayıs 2023

Uzaklardan…

Kışın bittiğinin, yazın kapıda olduğunun habercisi bir Pazar günü Londra’da lig lideri Manchester City Fulham deplasmanında. Son beş sezonda dört şampiyonluk yaşayan takım beşinci şampiyonluğa çok yakın ama yaşı yetenler hatırlar, 1983-2001 arasında, 18 sezonda dört kez küme düşerken, o dönemde bir sezon 3. Lig’de mücadele etmişlikleri bile var. 1998-1999 sezonunun sonunda Play-off maçını kazanarak 2. Lig’e yükseldiler. Günümüze dönersek, rakibe karşı oynadığı son 13 maçı kazandı Manchester takımı, Fulham en son 2009 Nisan ayında Ethiad’da üç golle kazanmıştı. Marco Silva’ın takımı son maçlarda düşüşte, ligde son yedi maçın beşini kaybettiler, son sekiz maçta kalelerini gole kapatamazken kalelerinde 13 gol gördüler. Golcüleri Mitrovic sekiz maçlık cezasının beşinci maçında, onun yokluğunda düşüş aşikâr. Manchester City’nin kazanması durumunda şubat ayından sonra ilk kez liderliği Arsenal’den devralacak Guardiola’nın takımı, İspanyol futbol adamı ligde Londra takımlarına karşı oynadığı Premier Lig deplasman maçlarının üçte ikisini kazandı (38 üzerinden 25), bu en az 10 maçta görev alan teknik adamlar içinde en yüksek galibiyet oranı. City’den dem vurup azman golcülerini yazmadan olmaz, Erling Haaland’ın 33 lig golü, 38 maçlık bir sezonda rekora bir kaldı, Andrew Cole (1993-94) ve Alan Shearer (1994-95) 42 maçlık sezonda 34 golle rekoru kırmıştı, futbol tanrıları her takıma böyle golcü ihsan eylesin…

Ev sahibi Fulham 4-2-3-1 dizilişinde, orta sahada Reed, Palhinha, ileri uçta Wilson, Pereira, De Cordova-Reid üçlüsünün önünde gol umutları Vinicius. Manchester City 3-2-4-1 dizilişinde, orta sahada Stones, Rodri, ileri uçta Mahrez, Alvarez, İlkay Gündoğan, Grealish, önlerinde gol makinesi Haaland. Henüz 2. dakikada Haaland’ın penaltısıyla öne geçiyor City, Fulham savunmasında Ream’in Alverez’e müdahalesine penaltı kararı çıkıyor, ligde 34. golünü buluyor 9 numara. Golden sonra oyunu rakip sahaya yıkıyor misafir takım, ilk 10 dakikada topa sahip olma oranları yüzde 96. Fulham’ın ilk atağı 11’de, soldan Robinson ortalıyor, Vinicius’dan önce topa müdahale ediyor City savunması. 14’te City atağında Haaland’ın pasında Grealish’in vuruşunda Fulham kalesinde Leno gole izin vermiyor. 15’te beklenmedik pozisyonda beraberliği yakalıyor Fulham, Pereira’nın rakip ceza sahasına uzun topunu kafayla indiren Wilson, Vinicius sert vuruşla topu ağlara gönderiyor, pozisyonda City kalecisi Ederson çaresiz. 21’de Fulham savunmasında sakatlanan Ream’in yerine Diop sahada. Fulham’da solda Robinson atağa çıktığı anlarda çabukluğuyla göze batan oyuncu. 27’de savunmadan çıkarken kaptırıyor Fulham, Grealish’in sol çaprazdan vuruşunda önce Leno, sonra direkler gole izin vermiyor. Fulham savunmadan uzun toplarla çıktığında solda Robinson ile etkili, Reed orta sahada çalışkanlığıyla sahanın iyilerinden. 33’de City atağında Grealish bir kez daha yokluyor rakip kaleyi, üç dakika sonra yeniden öne geçiyor City. 2. bölgede kaptıkları topta Alvarez ceza sahası dışından sol üst köşeye enfes vuruyor, Leno uzanıyor ama yetişemiyor. 42’de 3. gole yaklaşıyorlar, Walker’ın sağda başlattığı pozisyonda Mahrez’in pasında İlkay Gündoğan’ın vuruşunu ayaklarıyla çeliyor Leno, City topa yüzde 63 oranında sahip olduğu, rakip kaleyi sekiz kez yokladığı beş dakika uzatılan devreyi 2-1 önde kapatıyor.

2. devrenin başında takımlar aynı kadrolarla sahada. 47’de City atağında Grealish’in enfes pasında Leno’nun kurtarışı maçın kırılma anlarından, haftanın en güzel kurtarışlarından. 50’de Alvarez’in sağ çaprazdan vuruşunda topu kornere çeliyor Leno, City üçüncü gole yakın, devrenin ilk bölümünde dalga dalga gelen City atakları karşısında sahasından çıkmakta zorlanıyor Fulham. 54’te Akanji-Pereira çarpışmasında Fulham futbolcusu sahayı sedyeyle terk ediyor, yerine Cairney sahada. 58 ve 61’de kullandığı iki kornerden sonuç alamıyor City, Fulham savunmasının ortasında oyuna sonradan giren Diop yerinde müdahaleleriyle göze batanlardan. 65’te Fulham atağında City kalesinde Ederson topu kaybediyor, Vinicius vurmakta geç kalınca Fulham golden oluyor. 68’de City ceza sahasında Walker’ın müdahalesiyle Reid yerde kalıyor, ancak penaltı kararı çıkmıyor, karar doğru. 70’te City’de Grealish, Fulham’da Tete sarı kart gören oyuncular. 76’da Fulham’da Reed, Wilson ve Reid yerlerini Solomon, Lukic ve James’e bırakıyor. Fulham’ın kadro kalitesi ve derinliği rakibinin çok gerisinde olmasına rağmen gösterdiği mücadele takdire şayan. Son bölümde topla daha çok oynayan, gol arayan siyah beyazlılar, 78’de kullandıkları duran topun devamında Solomon’un vuruşu rakip savunmadan dönüyor. 82’de City’de iki değişiklik, Mahrez ve Alvarez’in yerlerine Foden ve Silva sahada. Sekiz dakika uzatılan maçta tüm mücadelesine rağmen gol pozisyonu yaratamıyor Fulham, Manchester City 2-1 kazanıp liderliğe yükseliyor. Golcüleri Erlinh Gaaland, Tom ‘Pongo’ Waring’in 1931’de Aston Villa için bir sezonda kaydettiği 50 golden sonra aynı gol sayısına ulaşan ilk futbolcu olarak gol rekorunu kırdı, golcüyü durdurmak zor. Fulham’a gelince, kalesinde gördüğü erken gole rağmen müthiş mücadele ettiler, gezegendeki muhtemel en iyi takıma karşı gösterdikleri performans takdire şayan, Manchester City’i Arsenal’den daha fazla zorladılar. Maç sonu basın toplantısında Pep Guardiola, kazandıkları Arsenal maçından sonra takımından mental olarak düşüş beklediğini, ancak takımının dirençli Fulham karşısında iyi performans sergilediğini, kalan maçlarında aynı performansı göstermeleri gerektiğini, Haaland’ın sezonda kaydettiği 50 golün inanılmaz olduğunu dile getiriyor ve ekliyor: “Henüz hiçbir şey kazanmadık, oynanacak maçlar var.

Ziya Adnan

3 Mayıs 2023

Uzaklardan…

Manchester City’nin Arsenal karşısında aldığı rahat galibiyetle şampiyonluk düğümü büyük olasılıkla çözüldü ama ligin dibi cadı kazanı, beş takımdan üçü gelecek sezon elitler sofrasında yer alamayacak. Ligin son sırasında Southampton, son beş maçtan sadece bir puan çıkartabildiler, sezonda üç teknik direktörle çalıştılar. Kasım soğuğunda Ralph Hasenhüttl’ü görevden alarak yerine getirdikleri Nathan Jones takımın başında sekiz maça çıktı, sadece bir maçta üç puan sevinci yaşadı. Sonrasında yardımcı hocaları Ruben Selles ile sekiz maç galibiyet alamazken bu maçlardan beşini kaybettiler. Sezonda sadece dört maçta kalelerini gole kapatabildiler, haliyle bu karneyle lige tutunmaları mucizelere bağlı.19. sırada 28 puanla Everton FC; 1954-55 sezonundan bu yana her sezon ülke futbolunun en üst liginin demirbaşı, ancak son sezonlarda düşüşe geçtiler. 2022-23 sezonunda düşmekten son dönemeçte kurtulan takım ocak ayı sonunda Frank Lampard’ın görevden alınmasının ardından Sean Dyche ile yükselişe geçti ama uzun sürmedi, son beş maçta sadece iki puan toplayabildiler. Maviler Premier Lig’de en düşük başarılı şut yüzdesine sahip, denemelerinin sadece %6,7’sinden gol buldular, bu da en iyi takımların başarı oranının yarısından daha az (Manchester City %16,1, Arsenal %14,3 ve Brentford %14,1). 18. sırada 29 puanla Leicester City; küçük şehrin sevilesi takımı. Geçen sezonu sekizinci bitirdiler, Avrupa Konferans Ligi’nde yarı finale yükseldiler, ancak yeni sezona ilk yedi maçta sadece bir puan toplayarak kötü başladılar. Kötü gidişin faturası hocaları Brendan Rodgers’a kesildi, yerine Dean Smith’i getirdiler, dokuz maçlık galibiyetsiz serisinin ardından Wolves’a karşı geriden gelip kazanarak hayati üç puan kaptılar. Ligin en fazla pas yapan takımlarından, sadece ilk altı takım ve Brighton’nun, Leicester City’den daha fazla pas girişiminde bulunduğunu hatırlatalım.

Küme düşme potasının bir puan üzerinde Nottingham Forest, ülkenin kuzeyinde, East Midlands bölgesinde, Leicester ve Derby şehirlerinin hemen yanıbaşında 300 bine yaklaşan nüfuslu şehrin takımı. 1998-99 sezonundan bu yana Premier Lig’de ilk sezonları, transfer döneminde 30 oyuncuyla sözleşme imzaladılar, ligde rekor kırarak 33 oyuncu kullandılar. 11 maçlık galibiyetsizlik serisinin ardından son maçta Brighton’u devirerek lige tutunma şanslarını artırdılar. Baharın geldiğini hatırlatan güneşli Londra gününde Nottingham Forest ligin dişli takımı Brentford deplasmanında. Forest bu sezon Londra’da oynadığı tüm deplasmanları kaybederken kalesinde 14 gol gördü. Brentford evinde sert takımlardan, evlerinde sadece iki maçta, Arsenal ve Newcastle karşısında sahadan puansız ayrıldılar. Brentford 4-3-3 dizilişinde başlıyor maça, orta sahada Damsgaard, Janelt, Jensen, ileri uçta Mbeumo, Toney, Schade. Misafir Forest 3-4-2-1 dizilişinde, orta sahada Aurier, Mangala, Oliveira, Lodi, ileri uçta Johnson, Gibbs-White ikilisinin önünde Awoniyi. İlk bölümde oyunu geriden kuruyor Brentford, 3’te kullandıkları duran topta rakip savunmayı geçemiyorlar. 6’da Forest atağında Aurier’in müsait pozisyonda sağdan ortasında top Brentford kalesinde Raya’da kalıyor. İki takımın da pozisyon üretmekte zorlandığı, Brentford’un topa yüzde 68 oranında sahip olduğu devrenin uzatma dakikasında beklenmedik golle öne geçiyor Forest, Gibbs-White’in vuruşu rakip savunmadan dönüyor yakın mesafeden tamamlayan Danilo. Forest topa yüzde 32 oranında sahip olduğu rakip kaleyi bir kez bulduğu golle önde kapatıyor.

2. devrenin başında takımlar aynı kadrolarla sahada. 82’de beraberliği yakalıyor Brentford, duran topta Toney vuruyor, Forest kalesinde Navas topu kornere çelmek isterken direğe çarptırıp sol köşeden içeri alıyor, pozisyonda hatası bariz.  Yedi dakika uzatılan maçta hak ettikleri galibiyet golünü 90+5’te buluyor Bournemouth. Forest’in Danilo’nun sakatlığı nedeniyle eksik kaldığı anlarda Dasilva’nın sağ çaprazdan vuruşu savunmaya çarpıp ağlara gidiyor, uzun VAR incelemesi sonunda gol geçerli. Brentford 80’den sonra bulduğu gollerle 2-1 kazanırken lige tutunma mücadelesindeki Forest altın değerinde üç puan bırakıyor.

Ziya Adnan

2 Mayıs 2023

Uzaklardan…

Öncelikle yaklaşan seçimler vesilesiyle ülkeye dair birkaç kelam, malum futbol dediğin hayatın parçası, her ne kadar konumuz futbol olsa da arada hayatı da yazmak gerek. Malumunuz 20 seneyi aşkın süredir ülkeyi aynı parti yönetiyor. Cemaatlerin, tarikatların gölgesinde düşünce özgürlüğünden, demokrasiden uzaklaşmış, genç nüfusta işsizliğin yüzde 20’ye dayandığı, zihinlerde bölünmüş güzel ama yalnız coğrafya. Ekonominin durumu ortada, AKP iktidara geldiği gün (4 Kasım 2002) dolar kuru 1,67 TL idi, bugün 20 lira sınırına dayandı, haliyle giderek yoksullaşan halk, denetimsiz düzenden beslenen mutlu, küçük azınlık, hiçbir eleştiriye açık olmayan, işine gelmediği konulara yayın yasağı getiren, kendilerinden olmayan herkesi vatan haini olarak gören yönetim anlayışı. Yandaşının bile güvenmediği adaleti mumla aratan adalet, yaz boz tahtasına dönmüş eğitim sistemi, ülkenin 10 şehrinde beter bir depremin pençesinde 50 binden fazla insanın hayatını kaybettiği depremi “kader planı” olarak gören anlayış. 
Hele bir de Hüda-Par ile ortaklık var ki eyvah eyvah! Derler ki her şeyi anlayan her şeyi affedermiş, naçizane görüşüm ülkenin affa değil değişime ihtiyacı var, merhamete, demokrasiye, düşünce özgürlüğüne, kucaklaşmaya, denetime, liyakate, bilime ve kendisiyle barışmaya. Ülkenin kendisi gibi düşünmeyenlere parmak sallayanlara değil, eski Türk filmlerinin hepimizin içini ısıtan Hulusi Kentmen misali liderlere ihtiyacı var, gözlerinin içi gülen, merhametli, babacan, herkesin sevdiği, herkesi seven. Kendi adıma, yüzünü batıya dönmüş, Atatürk’ün izinden giden, demokratik, kendisiyle barışık dünyanın sempatiyle baktığı bir ülkedir hayal ettiğim, 15 Mayıs sabahı yeni bir Türkiye’ye uyanmak dileğiyle…

***

Dönelim futbola, son maçlarda çıkışa geçmiş iki takım hafta içi maçında Olimpiyat Stadı’nda karşı karşıya. Liverpool, West Ham’a karşı oynadığı 12 maçın 10’unu kazandı, ancak Liverpool deplasmanların kayıp takımı, evinden ırak 16 maçta 16 puan çıkartırken 8 maçta sahadan puansız ayrıldı. Londra deplasmanları Klopp’un takımına yaramıyor, altı Londra deplasmanından sadece birini, kasım soğuğunda Tottenham karşısında kazandılar. Uzun sakatlıktan sonra takıma dönen Diogo Jota’nın 20 maçlık suskunluktan sonra son iki maçta dört golü bulunuyor…

Son maçta Bournemouth deplasmanından dört golle üç puanı çıkarıp rahatlayan West Ham 4-3-3 dizilişinde, orta sahada Soucek, Rice, Paqueta, ileri uçta Bowen, Antonio, Benrahma. Misafir Liverpool aynı dizilişte, orta sahada Henderson, Fabinho, Jones, ileri uçta Salah, Gakpo, Jota. İlk bölümde rakibe 3. bölgede baskı yapıyor West Ham, beyaz formalı Liverpool o baskıyı kırdığında rakibin savunmasında boşluklar buluyor. 4. dakikada savunmadan çıkarken kaptırıyor Van Dijk, Bowen müsait pozisyonda Antonio’yu göremiyor, West Ham adına net gol fırsatı. Akabinde soldan kullandığı maçın ilk kornerinden sonuç alamıyor Liverpool. 7’de Liverpool atağında önce Salah’ın sonra Gakpo’nun vuruşu rakip savunmadan dönüyor, gole daha yakın takım Liverpool.  Topa yüzde 86 oranında sahip oldukları ilk 12 dakikanın sonunda geriye düşüyorlar, Paqueta, Antonio paslaşmasında ceza sahası dışından enfes vuruyor Brezilyalı, Liverpool kalesinde Alisson çaresiz. Golün getirdiği özgüvenle sahayı daha iyi parselliyor ev sahibi, Liverpool savunmasının sağında Alexander-Arnold ileri çıktığı anlarda geride boşluklar bırakıyor. 18’de benzer gol geliyor, Liverpool atağında Alexander-Arnold’un pasında Gakpo uzaklardan sol köşeye yerden sert vuruyor, West Ham kalesinde Fabianski uzanıyor ama çelemiyor. Akabinde Benrahma ile rakip kaleyi deniyor West Ham, iki takım da topa sahip olduğu anlarda orta sahayı çabuk geçiyor. 23’te Salah’ın vuruşuyla gol arıyor Liverpool, altı dakika sonra Jota müsait pozisyonda isabetsiz vuruyor, West Ham savunmada kırılgan.
İlerleyen dakikalarda orta sahada ağırlığını koyuyor Liverpool, 30 dakikanın sonunda topa sahip olma oranı yüzde 72… 35’te soldan kullandığı kornerde Van Dijk’in kafa vuruşuyla gole yaklaşıyorlar, West Ham takım halinde savunmada. 39’da Salah’ın sağdan ortasında Jota dokunamıyor, West Ham savunmasının solunda açıklar veriyor. 41’de net golü kaçırıyor West Ham, Benrahma’nın enfes pasında yakın mesafeden Antonio’dan önce dokunuyor Van Dijk, Liverpool savunmasında sağında zaafı aşikâr. Liverpool’un topa yüzde 73 oranında sahip olduğu, rakip kaleyi 10 kez yokladığı devre karşılıklı gollerle kapanıyor. 

2. devrenin başında takımlar aynı kadrolarla sahada. İlk bölümde ofansif West Ham, ancak final paslarında etkisizler. 51’de soldan kullandıkları kornerde rakip savunmayı geçemiyorlar, Liverpool atağa çıktığı anlarda gereksiz top kayıpları yapıyor. 56’da 2. golü Bowen’in enfes vuruşuyla buluyor West Ham ama VAR incelemesi sonucu gol ofsayt nedeniyle geçersiz. 59’da Liverpool’da orta sahada Henderson yerini Thiago’ya bırakırken forvette Jota’nın yerini Diaz alıyor. 63’te Liverpool atağında Alexander-Arnold’un kafa pasında isabetsiz vuruyor Diaz, gol vuruşlarında etkisiz misafir takım. 67’da soldan kullandıkları kornerde Roberston’un ortasında öne geçiyorlar, West Ham savunmasının uyuduğu pozisyonda Matip demarke vaziyette kafayla topu ağlara gönderiyor. 70’te West Ham’da iki değişiklik, Antonio ve Benrahma yerlerini Ings ve Cornet’e bırakıyor. Dakikalar ilerledikçe baskıyı artıyor Liverpool, West Ham savunmasının ortasında Zouma yerinde müdahaleleriyle güze batan oyuncuları. 77’de Liverpool’da Gakpo’nun yerine Nunez sahada. 79’da West Ham atağında Rice’ın savunma arkasına pasında isabetsiz vuruyor Cornet, ev sahibinin 2. devrede yakaladığı nadir fırsatlardan. 83’te Liverpool orta sahasında Jones yerini emektar Milner’a bırakıyor. 84’te West Ham’ın soldan kullandığı kornerde Soucek yakın mesafeden kafayı isabetsiz vuruyor, geçen sezonki formundan uzak 28 numara. Üç dakika uzatılan maçta başka gol olmayınca geriye düştüğü maçı 2-1 kazanıp yükselişini sürdürüyor Liverpool, Jota ve Diaz’ın dönüşü Klopp’un yüzünü güldürmüştür. Maçın adamı Liverpool’da Cody Gakpo… 

Ziya Adnan

28 Nisan 2023

Uzaklardan…

Premier Lig’de bitime yedi kala puan cetvelinin son sırasında Southampton FC; namı-diğer “The Saints” (Azizler). İngiltere’nin güneyinde, Londra’ya 120 kilometre uzaklıkta, Hampshire bölgesinin, 239.700 nüfuslu küçük, sakin, yaşanılası sahil şehrinin kırmızı beyazı. Sezon boyunca sadece 6 maçta 3 puan sevinci yaşarken son 6 maçta sadece 2 puan çıkartabildiler. Takımın göze batanı James Ward-Prowse, geçen sezon 11 golü bulan duran top ustası bu sezon 9 golle takımın golcüsü, yaz transferinde taliplileri sıraya girecektir muhtemel…

Baharın kapıda olduğunu hatırlatan aydınlık bir nisan akşamında Southampton lig lideri Arsenal deplasmanında. Kırmızı beyazlıların zor deplasmanda bahtları kapalı, tarihte 45 Arsenal deplasmanından sadece ikisini kazandılar, (1968 ve 1987), 28 maçtan puansız döndüler. Arsenal evinde kral takımlardan, Mikel Arteta’nın takımı üst üste 5’inci iç saha maçını kazanmak için sahaya çıkıyor. Bu sezon Emirates Stadı’nda tek lig yenilgileri, şubat ayında Manchester City’ye 3-1’lik skorla geldi. Takımın yükseleni Gabriel Martinelli, ligde attığı 14 gol, bir Brezilyalının 2017-18’de Liverpool’dan Roberto Firmino tarafından kırılan rekorun bir gerisinde. Arsenal ligin son sırasındaki takımlara karşı oynadığı son 12 iç saha maçının 11’ini kazandı, maçtan 3 puan çıkarmaları durumunda 2 maç fazlasıyla Manchester City ile puan farkını 7’ye çıkartacaklar…

Ev sahibi Arsenal 4-3-3 dizilişinde, orta sahada Odegaard, Partey, Vieira, ileri uçta Saka, Jesus, Martinelli. Misafir Southampton 4-4-2 dizilişinde, orta sahada Alcaraz, Ward-Prowse, Lavia, Elyounoussi, ileri uçta Walcott, Armstrong ikilisi.  Maç başlıyor ve 27. saniyede öne geçiyor misafir takım. Erken gelen golün şokunu atlattıktan sonra beraberlik için yükleniyor ev sahibi. 14’te Arsenal savunmasının dengesiz yakalandığı pozisyonda rakip savunmanın arkasına enfes bırakıyor, soldan uzak köşeye yerden bırakıyor Walcott, Arsenal erken gelen gollerle ilk roundda nakavt olmuş boksör misali.  20’de farkı bire indiriyorlar, Saka sağdan çizgiye inip enfes kesiyor, durdurmadan dönerek enfes vuruyor Martinelli, Emirates yıkılıyor. 25’te 3. gole yaklaşıyor Southampton, soldan ortalanan topta Elyounoussi’nin kafa vuruşunu Ramsdale çeliyor, dönen topa Alcaraz’ın vuruşunda gole izin vermiyor Arsenal kalecisi. 27’de maçın ilk sarı kartını gören Southampton’da Alcaraz. İki dakika sonra Walcott’un sakatlığı nedeniyle kısa süreliğine duruyor oyun, 31’de Southampton’da sarı kartı gören Perraud. Southampton savunması sağda Saka’yı durdurmakta zorlanıyor. 38’de Southampton’da sakatlanan Bednarek’in yerine Caleta-Car sahada. 41’de Southampton savunmasının sağında sarı kartı gören Walker-Peters. Southampton topa yüzde 34 oranında sahip olduğu devreyi 2-1 önde kapatıyor. 

2. devrenin başında Southampton’da ileri uçta Alcaraz’ın yerine savunma oyuncusu Lyanco sahada, o değişiklikle 4-5-1’e dönüyorlar. İlk bölümde sahasından çıkmakta zorlanıyorlar, Arsenal sahayı genişlettiği anlarda etkili. 55’te Saka’nın sağdan ortasında Vieira’dan önce topa dokunan rakip savunmada Lyanco mutlak golü önlüyor. 56’da Arsenal’de varlık gösteremeyen Vieira’nın yerine Trossard sahada. Tüm baskısına rağmen final paslarında etkisiz Arteta’nın takımı, dakikalar ilerledikçe tribünlerde huzursuzluk artıyor. Arsenal’in golü beklenirken 66’da golü bulan Southampton oluyor, Ward-Prowse’un sağdan kullandığı kornerde arka direkte kafayla bitiren Caleta-Car, pozisyonda Arsenal adam paylaşımında hatalı. Akabinde net fırsattan yararlanamıyorlar, Martinelli’nin rakip savunma arkasına pasında yakın mesafeden isabetsiz vuruyor Jesus, hocaları Arteta kenarda kaçan gole hayıflanıyor. 71’de Arsenal’de Zinchenko’nun yerine Nketiah sahada. 77’de Southampton’da Walcott ve Armstrong yerlerini Sulemana ve Onuachu’ya bırakıyor. 80’de Saka’nın enfes ortasında kafa vuruşunu yapamıyor Jesus, maçta net fırsatlardan yararlanamıyor 9 numara. Son bölümde tüm baskısına rağmen gol vuruşlarında etkisiz Arsenal, 85’te Martinelli’nin yerini Nelson alıyor. 2. devrede 85’e kadar yüzde 82 oranında topa sahip olmalarına rağmen rakip kaleyi bulan vuruşları bulunmuyor. 88’de farkı yeniden bire indiriyorlar, Odegaard sağ çaprazdan sol köşeye enfes vuruyor, skor 3-2’ye geliyor. 89’da beraberliği yakalıyor ev sahibi, Nelson’un vuruşu Southampton kalecisi Bazunu’dan dönüyor, tamamlayan Saka, Emirates yıkılıyor. 8 dakika uzatılan maçta Trossard’ın vuruşunda direkler gole izin vermiyor, sonrasında Nelson’un rakip ceza sahasında vuruşunda top az farkla dışarda. Kalan dakikalarda başka gol olmayınca 60.175 taraftarın şahitliğinde 2 takım 3-3’lük skorla puanları paylaşıyor. Arsenal şampiyonluk yarışında avantajını kaybederken Southampton iki farkla öne geçtiği maçta galibiyeti koruyamıyor. Son 7 maçta galip gelemediler, bu karneyle lige tutunmaları zor. Arteta’nın takımı şampiyonluk yarışında 13 günde 6 puan kaybetti, gelecek maçta son 5 maçta puan kaybetmeyen Manchester City’e konuk olacaklar. Şampiyonluk düğümünü büyük ölçüde çözecek maçta 3 puanı kapan kupayı kaldıracaktır sanırım, izleme fırsatı olan o dev maçı kaçırmasın.

Ziya Adnan

24 Nisan 2023

Uzaklardan…

Paskalya tatili vesilesiyle İstanbul’daydım nisan başında, Ada futbolundan uzak kaldım, ama özlemek iyidir. O günlerde Fenerbahçe-Ankaragücü maçına denk geldim ama gitmedim, bilen bilir uzun bir süredir Türk futbolunu izlemiyorum, yazmıyorum, zira ülke futbolunda maçlar sahada kazanılmıyor, kurgulanıyor. Tüm mesele üç İstanbulluyu yarışta tutup yayıncı kuruluşu mutlu etmek, futbol diye sundukları sonu başından belli hastalıklı, hazin bir hikâye, malum tüm mesele yayıncı kuruluşun saadeti, dekoder satışları. Haliyle ülkede futbolun durumu ortada… 

***

Dönelim Championship’e; 2022-23 sezonuna iyi başlamıştı Queens Park Rangers (QPR), Batı Londra’da Shepherd’s Bush mahallesinin mavi beyazlı takımı, Türkçe tercümesiyle “Kraliçe Parkı’nın Bekçileri”… Güz zamanlarında ligde ikinci sırada sezona umutla bakıyorlardı. Kasım ayında hocaları Michael Beale İskoç devi Rangers ile anlaşıyor, ondan boşalan göreve Neil Critchley getiriliyordu. Ancak işler beklendiği gibi gitmedi, Critchley sadece 46 gün görev yaptıktan sonra görevden alındı ve on iki maçtan sadece birini kazanarak kulüp tarihindeki en düşük galibiyet yüzdesine sahip oldu. Yerine getirdikleri Gareth Ainsworth ile düşüş devam etti, bu yazının yazıldığı saatlerde Championship’te küme düşme potasının bir puan üzerindeler, son beş maçtan sadece bir puan çıkartabildiler. Tarihlerine hürmetle, Ada futbolunun köklü takımlarından, Premier Lig’in ilk sezonunda (1992-93) ligi Liverpool’un üstünde, 5. sırada bitirdiler, elitler liginde yer aldıkları ilk üç sezonda zirveyi zorladılar ama sonrası düşüş zamanları. 1995-96 sezonunda Championship’e düştüler. Sevdalıları dönmelerini beklerken 2000-01 sezonunun sonunda oynadığı 46 maçta yalnızca 7 galibiyet alarak 3. Lig’i gördüler. Yeri gelmişken mabetlerini hatırlamadan geçmeyelim, eski adıyla Loftus Road, ilk kez 1904 senesinde Shepherds Bush adındaki amatör takıma ev sahipliği yapmış.1917’den günümüze QPR’ın mabedi, Ada futbolunun plastik çime sahip ilk stadı (1981). 2006’da cinayete kurban giden alt yapı futbolcusu Kylan Prince’in adını 2019’da stada verdiler… 

***

Baharın geldiğini hatırlatan nisan akşamında QPR evinde play-off potasının iki puan altındaki Norwich City karşısında. Misafir takımın son beş maçta yedi puanı bulunuyor, onların da sorunu istikrar. Ev sahibi QPR 4-4-2 dizilişinde, orta sahada Lowe, Iroegbunam, Field, Chair, ileri uçta gol umutları Dykes, Martin ikilisi. Misafir Norwich City 4-2-3-1 dizilişinde, orta sahada Gabriel Sara, Gibbs, ileri uçta Marquinhos, Hayden, Hernandez, önlerinde golcüleri Sargent. 24 numara 12 gol, iki asistle gol krallığı sıralamasında 11 sırada. İlk bölümde rakibi orta sahada karşılıyor mavi beyazlılar, sarı yeşil Norwich City oyunu geriden kuruyor. 5’te Norwich City atağında Hernandez soldan ceza sahasına ortalıyor, Sargent’ın kafa vuruşu etkisiz. 9’da Norwich atağında Gibbs uzaklardan deniyor rakip kaleyi, top QPR kalecisi Dieng’de kalıyor. 11’de ilk atağında golü buluyor ev sahibi, Chair’in soldan ortaladığı topu iyi kontrol eden Dykes sol köşeden ağları buluyor, pozisyonda Norwich savunması derin uykuda. Gol ateşliyor ev sahibi tribünleri ve takımı, sahayı daha iyi parsellerken rakibe pozisyon vermiyorlar. 19’da Norwich City savunmasında sarı kartı gören Omobamidele. Üç dakika sonra bu kez Hernandez sarı kartı görürken QPR’ın baskısı rakibi bunaltıyor. 28’de Norwich City atağında Aarons’ın sağ köşeye plasesinde gole izin vermiyor Dieng, sonrasında QPR’da sarı kartı gören Dykes. 34’de Norwich savunmasının solunda sakatlanan Giannoulis’in yerine McCallum sahada. Devrenin son bölümünde arka arkaya kullandığı kornerlerden sonuç alamıyor QPR, uzatmanın ilk dakikasında Sargent’in uzak köşeye vuruşuyla gole yaklaşıyor misafir takım. QPR topa yüzde 31 oranında sahip olduğu, rakip kaleyi dört kez yokladığı beş dakika uzatılan devreyi tek golle önde kapatıyor. 

2. devrenin başında takımlar aynı kadrolarla sahada. 46’da beraberliği yakalıyor Norwich City, Sargent’in enfes pasında Sara’nın vuruşu kaleci Dieng’den dönüyor, yakın mesafeden tamamlayan Idah. Akabinde QPR’da Field’in sakatlığı nedeniyle kısa süreliğine duruyor oyun, ilk bölümde misafir takım baskılı. 51’de Sargent’ın vuruşunda gole izin vermiyor Dieng, akabinde net fırsattan yararlanamıyor QPR. Norwich savunmasında Sorensen çıkarken kaptırıyor, Iroegbunam yakın mesafeden kaleci Guinn’i geçemiyor. 55’te QPR’da sarı kartı gören Chair. Temponun yükseldiği bölümlerde iki takım da gole yakın, 60’da QPR savunmasının merkezinde sakatlanan Clarke-Salter’ın yerini Dickie alıyor. 61’de sağdan kullandığı kornerden sonuç alamıyor QPR, duran toplarda etkisiz ev sahibi. 64’te gole yaklaşıyor Norwich City, Hernandez’in sol çaprazdan vuruşu savunmadan dönüyor, sol kanatta etkili misafir takım. 70’te arka arkaya kullandığı iki kornerde golü bulamıyor QPR, atağa çıktıkları anlardan geride boşluklar bırakıyorlar. 75’te Norwich City’nin golcüsü Pukki Hernandez’in yerini alıyor. 76’da QPR’da sarı kartı gören Martin, altı dakika sonra yerini Adomah’a bırakıyor. Son bölümde galibiyet golü için yükleniyor QPR, ancak final paslarında aceleciler. Kalan dakikalarda başka gol olmayınca 14.132 taraftarın şahitliğinde 1-1’lik skorla puanları paylaşıyor iki takım, bitime üç kala QPR’ın paraşütsüz düşüşü sürüyor. 

Ziya Adnan

22 Nisan 2023

Uzaklardan…

Zamansız, istenmeyen milli maç arasından sonra Premier Lig’e dönüş, nisan ayının ilk gününde haftanın açılış maçında Grealish’in yıldızlaştığı maçta Manchester City, sezonun hüsran takımı Liverpool’u rahat geçip Arsenal ile arasındaki puan farkını beşe indiriyordu. Liverpool demişken, bu sezon deplasmanlarda lige tutunmaya çalışan Leicester City ve Southampton’dan daha az puan çıkarmaları hüsranın özeti, yaz transferinde takımı yenileme adına kesenin ağzını açacaklardır sanırım…

O maçın ertesinde lider Arsenal evinde lige tutunma çabasındaki Leeds United karşısında. Arsenal’in hocası Mikel Arteta Aralık 2019’dan beri takımın başında, 170 maçta 99 galibiyetle takımda yarattığı devrim aşikâr. Takımı Leeds United’a karşı son 13 maçın 11’ini kazanırken iki beraberlik aldı. Bitime 10 maç kala geçen sezon topladıkları 69 puana ulaştılar, takımın yükseleni Bukayo Saka, ligde 12 gol ve 10 asistle 2022-23 sezonunda her ikisi için de çift hanelere ulaşan ilk oyuncu. Leeds United ilk altı karşısında deplasmanda oynadığı dört maçın sadece birini Tottenham’a karşı 4-3’lük skorla kaybetti, son iki maçta dört puan toplarken altı gol kaydettiler…

***

Ev sahibi Arsenal 4-3-3 dizilişinde, orta sahada Odegaard, Partey, Xhaka, ileri uçta Trossard, Jesus, Martinelli. Takımın yükseleni Bukayo Saka yedek kulübesinde. Misafir Leeds United defansif 5-4-1 dizilişinde, orta sahada Summerville, Roca, Aaronson, Harrison, ileri uçta gol umutları Sinisterra. Başlama vuruşuyla gole yaklaşıyor misafir takım, sağ çaprazdan Kristensen’in vuruşunda gole izin vermiyor Arsenal kalesinde Ramsdale. Akabinde Arsenal atağında rakip savunmanın dengesiz yakalandığı pozisyonda Martinelli’nin vuruşu savunmadan dönüyor. İlk bölümde iki takım da ofansif, sağda Saka’nın yokluğunda sol kanatta daha etkili Arsenal, oyun kurucuları Odegaard Leeds savunmasının yakın markajında. 11’de gole yaklaşıyorlar, soldan Xhaka’nın enfes ortasında müsait pozisyonda Jesus’un kafa vuruşu isabetsiz, Arsenal adına net gol fırsatı. İlk 15 dakikada ev sahibi Arsenal topa yüzde 67 oranında sahip ancak kalabalık savunma karşısında pozisyon üretemiyor. Geniş alanları iyi kapatan, orta sahada agresif rakip karşısında pas trafiği yaratamıyor Arteta’nın takımı, Leeds United kontralarda pozisyonlar buluyor. 30’da Arsenal ceza sahasında Summerville’in vuruşunda gole izin vermiyor Ramsdale, akabinde Harrison bir kez daha yokluyor Arsenal kalesini Ramsdale mükemmel çıkartıyor, maçın muhtemel kırılma anı. Ve 34’te öne geçiyor Arsenal, Leeds savunmasında Ayling’in ceza sahasında Jesus’a müdahalesinde penaltı kararı çıkıyor, kaçırmıyor 9 numara, ev sahibi maçta kaleyi bulan ilk vuruşunda golü buluyor. 41’de ikinci gole yaklaşıyorlar, Leeds kalesinde Meslier’in hatasında Odegaard’ın aşırtma vuruşunda Ayling top çizgiyi geçmeden müdahale ediyor. Devrenin bitimine yakın Leeds savunmasına Koch sarı kartı gören oyuncu. Arsenal topa yüzde 66 oranında sahip olduğu, rakip kaleyi altı kez yokladığı devreyi tek golle önde kapatıyor.

***

2. devrenin başında takımlar aynı kadrolarla sahada. 47’de fark ikiye çıkıyor, Leeds savunmasının arka direği unuttuğu pozisyonda soldan Martinelli ortalıyor, yakın mesafeden kaçırmıyor White, Arsenal rahatlıyor. Sekiz dakika sonra üçüncü golü buluyorlar, Jesus’un başlatıp bitirdiği pozisyonda Trossard sağdan çizgiye inip ortalıyor, savunma arasına koşusuyla yakın mesafeden enfes bitiriyor 9 numara, ev sahibi tribünler uzun sakatlıktan sonra takıma dönen golcüsünün dönüşünü ve gollerini kutluyor. 60’ta Arsenal’de Jesus ve Partey’nin yerlerine Jorginho ve Saka sahada. 63’te gole yaklaşıyor Leeds, Summerville’in enfes pasında Aaronson’un yakın mesafeden vuruşunda gole izin vermiyor Ramsdale. Sonrasında misafir takımda Aaronson ve Sinisterra’nın yerlerine McKennie ve Rodrigo sahada. Arsenal’de takımın göze batanlarından Trossard, muhtemel lig tarihinin en iyi ara transferlerinden. Ligde sadece Kevin De Bruyne’nun (12), açık oyunda Leandro Trossard’dan (8) daha fazla asist sağladığını hatırlatalım. 75’te farkı ikiye indiriyor Leeds, takımın iyilerinden Harrison’un pasında Kristensen’in vuruşu savunmada Zinchenko’ya çarparak ağlara gidiyor. Ama uzun sürmüyor sevinçleri, 84’te Arsenal atağında Saka’nın sağdan başlattığı pozisyonda Odegaard rakip savunma arasına enfes kesiyor, demarke pozisyonda kafayı vuran Xhaka, skor 4-1’e geliyor. Kalan dakikalarda başka gol olmayınca takipçisi Manchester City ile aynı skorla kazanan Arsenal üç puanı kapıp maç fazlasıyla sekiz puan farkını koruyor. Önlerinde Liverpool ve West Ham deplasmanları var, o iki maçtan çıkaracakları sonuçlar şampiyonluk yarışında belirleyici olacaktır sanırım. Leeds United’a gelince, Javi Gracia’nın takımı küme düşme potasının bir puan üstünde, bitime 10 maç kala sevdalıları endişeli. Maçın adamı Gabriel Jesus.

Ziya Adnan

3 Nisan 2023

Uzaklardan…

Lige tutunmaya çalışan takımlardan Everton’un Chelsea deplasmanında son dakika golüyle hayati puan çıkardığı maçın ertesinde ligin altlarındaki Crystal Palace, pazar mesaisinde lider Arsenal deplasmanında. 2023 senesinde galibiyeti bulunmayan Güney Londra’nın Kartalları hafta içinde hocaları Patrick Vieira ile yolları ayırmış, takımı 21 yaş altı hocası, eski kaptanları Paddy McCarthy’e emanet etmişti. Lider adına kolay maç gibi görünse de Palace Arsenal deplasmanında kaybetmiyor, Emirates’te son dört maçta üç beraberlik ve bir galibiyet aldılar. Ancak takımın hal ve gidişi kötü, 11 maçtır üç puan sevinci yaşamadılar, Aralık 2015 ile Nisan 2016 arasında üst üste 14 maç galibiyete hasret kalmışlardı, bu sezon istenmeyen rekora yaklaştılar. Ligin üst sıralarında yer alan takımlara karşı oynadıkları 17 maçtan üç puan çıkartamadılar. Geçmiş sezonlarda takımı sırtlayan Wilfred Zaha’nın düşüşü aşikâr, ligde son maçta gol bulamadı 11 numara. Arsenal’e gelince, maçtan üç puan çıkarması durumunda bitime 10 maç kala geçen sezon sonunda yakaladıkları 69 puana ulaşacaklar, Arteta’nın takımının bu sezon yükselişinin özeti. Sezonda dokuz Londra derbisinin sekizini kazanırken sadece Brentford karşısında iki puan bıraktılar. Ocak transferinde takıma katılan Leandro Trossard, dokuz lig maçında bir gol ve beş asistle takımın yükseleni…

***

Ev sahibi Arsenal 4-3-3 dizilişinde, orta sahada Odegaard, Partey, Xhaka, ileri uçta Saka, Trossard, Martinelli. Misafir Palace aynı dizilişte, orta sahada Milivojevic, Doucoure, Schlupp, ileri uçta Olise, Edouard, Zaha. 27’de golü buluyor Arsenal, sağdan Saka ortalıyor, sol çaprazdan uzak köşeye enfes vuruyor Martinelli, Emirates yıkılıyor, sezonda 13. golü. Öne geçtikten sonra oyuna yön veren, tempoyu ayarlayan ev sahibi, orta sahada kaptanları Odegaard pas trafiğini yönlendiren oyuncuları. 38’de sağdan Saka ile kullandıkları kornerde rakip savunmayı geçemiyorlar, farkı artırmak için yükleniyor Arsenal. 41’de net fırsatı harcıyor Odegaard, Palace savunmasının uzak kaldığı pozisyonda yakın mesafeden isabetsiz vuruyor. Akabinde farkı ikiye çıkartıyorlar, sağda White savunma arkasına enfes bırakıyor, Saka yerden vuruşla golü kaydediyor. Kısa VAR İncelemesi sonucu gol geçerli, Arsenal tribünlerinde “We are top of the league” tezahüratı. Arsenal topa yüzde 70 oranında sahip olduğu, rakip kaleyi yedi kez yokladığı devreyi iki farkla önde kapatıyor.

***

2. devrenin başında takımlar aynı kadrolarla sahada. 46’da Arsenal atağında sağdan Saka çizgiye iniyor ama gol vuruşuna izin vermiyor Palace savunması. İlk bölümde kendi sahasından çıkmakta zorlanıyor Palace, 51’de nadir atakların birinde Zaha rakip ceza sahasında yerde kalıyor ama penaltı kararı çıkmıyor. 53’te soldan kullandığı kornerden sonuç alamıyor misafir takım, 55’te fark üçe çıkıyor. Arsenal atağında Trossard savunma arkasına enfes bırakıyor, Xhaka yakın mesafeden kaçırmıyor. 59’da Palace’da sarı kartı gören Tomkins. 63’te farkı ikiye indiriyor Palace, soldan kullandıkları kornerde Arsenal savunmasının topu uzaklaştıramadığı pozisyonda Schlupp yakın mesafeden kaçırmıyor. Akabinde Arsenal’de iki değişiklik, Tierny ve Jesus, Zinchenko ve Trossard’ın yerlerine sahada. Aynı dakikada Palace’da Ayew ve Hughes Eduoard ve Milivojevic’in yerlerini alıyor. Değişiklikler hareketlendiriyor Arsenal’i, 68’de soldan kullandıkları kornerde Jesus’un kafa vuruşu isabetsiz. Orta sahadan Partey’nin ofansa katkı verdiği anlarda pozisyonlar buluyorlar, 74’te fark yeniden üçe çıkıyor, soldan Tierny’nin kestiği topa enfes vuruyor Saka, skor 4-1’e geliyor.

***

Son bölümde farkı azaltmak için 3. bölgede kalabalık misafir takım, 77’de Elise ile kullandıkları duran toptan sonuç alamıyorlar. 83’te Arsenal’de düzenli forma şanı bulamayan Smith-Rowe Martinelli’nin yerini alırken, White yerini Jorginho’ya bırakıyor. Kalan dakikalarda başka gol olmayınca 60.247 taraftarın şahitliğinde 4-1 kazanan Arsenal zirvede maç fazlasıyla puan farkını sekize çıkartıyor. Crystal Palace’a gelince, 13 maçtır galibiyete hasret kaldılar, küme düşme potasının üç puan üzerinde düşmeye namzet takımlardan, üstelik bitime 10 k ala hoca arayışındalar. Oysa eskilerin deyimiyle dere geçerken at değiştirilmez, hele de “B Planı”nın yoksa. Velhasıl görünen o ki Zaha eski formunu yakalayamazsa lige tutunmaları zor. Maçın adamı iki gol ve bir asistle Bukayo Saka.

Ziya Adnan

21 Mart 2023