Arıların Hikâyesi: Barnet FC…
Uzaklardan…
“We all follow the Barnet
Over land and sea
We all follow the Barnet
Onto Victory…”
(Biz Barnet’in peşindeyiz, karada ve denizde, biz Barnet’in peşindeyiz, doğru zafere…)
Barnet… Londra’nın kuzeyinde, şehir merkezine 16 kilometre uzaklıkta, 1965 senesine kadar Hertfordshire bölgesi sınırları içinde yer almış, o senelerde çıkartılan yasa ile Londra’ya bağlanmış, genelinde orta sınıfın yaşadığı şirin, yeşil, kırsal bir banliyö… Tarihçilere göre banliyönün adı, eski İngilizce’de “bærnet” (ateşten temizlenmiş toprak) kelimesinden türemiş, sonraları “Barneto” adını almış. Bağlı olduğu 331.500 nüfuslu “London Borough of Barnet” 87 kilometrelik bir alana yayılmış. “Middlesex” adında büyükçe bir üniversiteye sahip, genelinde İngilizlerin yaşadığı bölgenin en önemli özelliği, Londra’yı ülkenin kuzeyine bağlayan M1 karayoluna taş atımlık mesafede olması…
İşte o şirin banliyönün 1888 senesinde kurulmuş, günümüzde League Two’da (4.lig) mücadele eden takımı Barnet FC, nam-ı diğer “Arılar”… Maçlarını oynadığı 6.023 kapasiteli Underhill Stadı 1907 senesinden beri takıma ev sahipliği yapmakta… Barnet FC ile birlikte, Arsenal’ın rezerve takımının da maçlarını oynadığı stadın yarı kapasitesinden fazlası ayakta maç izlemek isteyen taraftarlara ayrılmış; koltuk sayısı 2.303…
Kulüp, bölgede o yıllarda yer alan Cowley College ve Lyonsdown Collegiate okullarının birlikte kurdukları futbol takımı ile ortaya çıkmış. İlk zamanlarında “The Hillmen” (Tepe Adamlar) adıyla mücadele ederken, 1892 senesinde bölgesel lig olan Kuzey Londra Ligine katılmaya hak kazanmışlar. Şimdilerde takımla özdeşleşmiş koyu sarı–siyah renkler o zamanlardan miras… 1912 senesinden 1965’e kadar Londra’nın amatör takımlarının yer aldığı Athenian Lig’de mücadele etmiş olan “Arılar”ın o dönemde elde ettiği bölge şampiyonluğu sayısı 7, yarı profesyonelliğe geçtiği sene ise 1965…
O sene, tarihinde ilk kez Federasyon Kupasının 3. turuna kadar yükselen Barnet FC’nin Preston North End ile karşılaştığı maçı 10.500 taraftar izlemiş. 1970-1971 sezonunda İngiltere Futbol Federasyonu’nun yarı profesyonel takımlar arasında düzenlediği “FA Trophy” kupasında Stafford Rangers ile final oynama şansını yakalayan Barnet FC, maçı 3-0 kaybetmiş.
1990–1991 sezonu ise dönüm noktası olmuş takım adına. O sezon Federasyon Kupasında 3. tura kadar yükselen takım, o turu Portsmouth karşısında kaybetmesine rağmen, sezonun sonunda oynanan lig maçında Fisher Athletic’i yenerek İngiltere profesyonel futbol liglerine adımını atmış.
***
O yıllarda hücum futbolunu seven, çok gol atıp kalesinde çok gol gören bir takım olarak nam salarken, profesyonel liglerdeki ilk maçında Crewe Alexandra karşısında sahadan 7-4 yenik ayrılmış
Barnet FC…
Bir sonraki Lig Kupası maçında, Brentford ile 5-5 berabere kalan takım, o sezon 3. Lig’e yükselme play-off maçında Blackpool’a yenilmiş. Bir sonraki 1992-1993 sezonunda, yaşadığı mali krize rağmen ligi 3. sırada bitirerek bir üst lige terfi hakkını kazanmış. Ancak uzun sürmemiş 3. Lig serüveni. 1993-1994 sezonunda tekrar 3. Lig’e dönüş yaparken, o dönem takımın teknik direktörlüğünü bir zamanların efsane kalecisi Ray Clemence yapmaktaymış. (Ziyacığım buradaki sezonlarda bir sıkıntı var gibi sanki ama İngilizcem yeterli olduğu için bulamadım. Bu paragrafa sezonların doğruluğu açısından bakmanda yarar var)
Clemence’in ilk 2 sezonunda, ligi 9. ve 11. sıralarda bitiren takım, 1996-97 sezonunda Clemence’in takımdan ayrılıp İngiltere Milli Takımı kaleci antrenörlüğüne getirilmesi ile sarsılmış. Yeni teknik direktör Terry Bullivant ile o sezonu 15. sırada bitiren Barnet FC, inişli çıkışlı zamanlardan sonra 2000-2001 sezonunda başladığı yere, amatör kümeye düşmüş.
2004-2005 sezonunda ise bir kez daha profesyonel liglere dönüş yaptı Barnet FC; hem de o sezonun bitiminde en yakın rakibi Hereford United’a 12 puan fark atarak! O dönemde takımı kimler çalıştırmadı ki: Paul Fairclough (2004), Ian Hendon (2008), Mark Stimson, Martin Allen, Lawrie Sanchez (2011)…
***
Ve geçtiğimiz günlerde, soğuk, karlı bir Londra şubatında, bu sezon antrenörlüğünü Edgar Davids’in yaptığı Barnet FC, lig lideri Port Vale karşısında sahaya çıkıyor; 24 takımlı League Two’da alt sıralardan kurtulmanın mücadelesini yapıyordu. 4. Lig maçı olmasına rağmen 21 Sterlin’e (58 TL) satılan maç biletleri, günümüzün futbol düzeninde kulüplerin ayakta kalabilmek için stat gelirlerini artırmaları gerektiğinin göstergesi…
Bir zamanlar Ajax, Milan, Juventus, Barca formaları giymiş 13 Mart 1973 doğumlu Edgar Davids (nice senelere), bu sezonun başında takımda “player-manager” olarak görev aldı. Daha maçın ilk dakikalarında, ilerlemiş yaşına rağmen savunmaya yönelik orta saha oyuncusu olarak klasından hiçbir şey kaybetmediğini gösteriyordu.
Geçmişte futbol efsanesi Pele tarafından düzenlenmiş, “Yaşayan en iyi 100 futbolcu” listesinde yer almış olması tesadüf değildi elbette. Ajax yıllarında, o dönem takımın teknik direktörlüğünü yapmış Louis van Gaal’ın “pitbull” lakabı taktığı “gözlüklü topçu”, hızını biraz yitirmiş olsa da sert oyunundan, futbol zekâsından ve mücadeleci yapısından hiçbir şey kaybetmemişti.
Aynı gün uzaklarda, adının başına eğreti bir “Süper” sıfatı takılmış vasat ligimizde iki belediye takımı yedi tepeli şehirde bomboş tribünler önünde mücadele ederken, aynı saatlerde futbolun beşiğinde bir mahalle takımı 4. lig maçında, 2.398 taraftarının önünde sahaya çıkıyor; kıran kırana geçen maçın sonunda iki takım da birer puana razı oluyordu.
Maçın devre arasında sohbet ettiğim ev sahibi takımın taraftarları, bu sezon kombine biletlerini 400 Sterline satın aldıklarını (yaklaşık 1.180 Lira), 60 yaşın üzerindeki taraflar için bu rakamın 150 Sterlin, 14 yaşın altındaki çocuklar için ise 30 Sterlin civarında olduğunu dile getiriyordu.
Futbola Barnet FC’de başlamış olan Dougie Freedman, Marlon King, Andy Clarke, Linvoy Primus, Maik Taylor, Mark Gower ve Jason Puncheon kariyerlerinin ilerleyen zamanlarında Premier Lig takımlarında boy gösterdi. Şimdilerde o şirin banliyönün “arıları”, günün birinde tıpkı eskiden formasını giymiş o futbolcular gibi ülkenin üst liglerinde mücadele etmenin rüyasıyla Underhill Stadı’nın tribünlerini her maçta doldurmaya devam ediyor.
Uzaklarda üç büyük masalıyla lanetlenmiş ülkemde, maç günleri statların tribünlerini doldurmayı beceremeyen rekabetsiz futbol düzeninin aksine, futbolun beşiğinde 4. lig takımı Barnet FC nicedir unuttuğumuz gerçeği gösteriyor görmesini bilenlere: Her takım kendi hikâyesini yazar ve her takım kendi taraftarı için büyüktür…
Ziya Adnan
10 Mart 2013