West Ham United; Olimpiyat Stadı’nda zor zamanlar…

West Ham United; Olimpiyat Stadı’nda zor zamanlar…

Uzaklardan…

Stratford… Newham Belediyesine bağlı, 2011 sayımında 98.812 nüfusa sahip, sakinlerinin çoğunluğunu Asyalı göçmenlerin oluşturduğu kendi halinde bir Doğu Londra mahallesi. Kalabalığı, hareketliliği ve şehrin en büyük alışveriş merkezlerinden birine sahip olması nedeniyle Doğu Londra’nın başkenti olarak nam salmış. 2012 Londra Olimpiyatlarının sahne aldığı yer olması kayda değer. İşte o mahallede inşa edilmiş Olimpiyat Stadı, Londra’nın merkezine yaklaşık 10 kilometre uzaklıkta, 486 milyon Sterline mal olmuş 60 bin kapasiteli futbol mabedi. Aslında sadece futbol arenası olarak inşa edilmemiş, konserlere, kriket ve rugby maçlarına da ev sahipliği yapıyor. 2008 senesinin Mayıs ayında başlayan inşaatı, dört senede tamamlanmış…

2012 yaz olimpiyatlarının bitiminde, yeni stat arayışındaki iki kulüp Tottenham ve West Ham stadın kullanım hakları için kıyasıya rekabete giriştiler ve stat Doğu Londra takımına yakın olması nedeniyle West Ham’a verildi. Bu sezonun başından itibaren 99 seneliğine kiraladığı Olimpiyat Stadı’nda oynamaya başladı maçlarını bordo mavililer. Siyah beyaz koltuklar ev sahibi takımın renklerine dönüştürülürken, yeni stadında yeni umutlarla sezonu açtı Slaven Biliç’in öğrencileri. Eskiyi bilen taraftarlarının iç çekerek özlediği Upton Park Stadı ise endüstriyel futbolun acımasız çarkında, tüm yaşanmışlıklarla birlikte tarih olacak yakında, tıpkı Highbury ve eski Wembley Stadı gibi…

Ama West Ham adına işler beklendiği gibi gitmedi, yeni sezon ve yeni mabetleri uğur getirmedi takım sevdalılarına, en azından şimdilik. Oynadığı 6 maçta sadece 1 galibiyetle ancak üç puan toplayabildiler. Bu sezon ilk 6 maçta 16 gol görmüşler kalelerinde, en son 1967-1968 sezonunda bu kadar kötü başlamışlar lige. Velhasıl West Ham eylül ayının sonlarında Premier Lig’in 18. sırasında…

***

“Yaz bitti mi diye sorma yaz çoktan bitti / yedeğinde karartılmış sevgiler taşıyarak/ nasıl özlendiğine tutkunlar gibi şaşarak” der Haydar Ergülen, o enfes “Unutulmuş bir yaz için” şiirinde. Bir yaz daha geçerken ömürden, şimdi güz zamanları Londra’da. Güneşin ısıtmadığı, aydınlık ama serin bir Cumartesi günü West Ham United’ın konuğu ligin yeni takımı Middlesbrough. Stratford metrosunun çıkışında futbol renklerine bürünmüş taraftarlar akıyor stada. Babasının elinden tutmuş 6-7 yaşlarındaki West Ham taraftarı çocuk, “Yine yenilmeyeceğiz değil mi?” diye soruyor babasına. Evinde oynadığı son Southampton maçında, üç farklı yenilginin acısı öyle taze ki hafızalarda, cevap vermiyor baba. Sanırım yeni mabetlerine de alışmak zaman alacak, malum olimpiyat statlarının genel sorunu büyüklük ve tribünlerin sahaya uzaklığı. Velhasıl Upton Park’taki taraftar baskısını burada kurması çok kolay olmayacak. Ancak misafir takımın da sorunları az değil. Ligde oynadıkları son üç maçı kaybederken bu sezon deplasmanlarda sadece beş kez rakip kaleyi yoklayabilmişler. Londra’da oynadıkları son 22 maçın sadece ikisini kazanabilmiş kuzeyin takımı…

İki takım arasındaki maçlara bakınca, ligde oynadıkları son 7 maçı da kazanmış West Ham. Middlesbrough, Londra’da oynadığı son beş maçı da kaybetmiş ama teknik direktörleri Aitor Karanka kötü şansı kırmayı umuyor bu maçta. Oyuncularının Premier Lig’e adapte olmaya çalıştığını, ancak zorlandığını söylüyor. 2010–2013 arasında Real Madrid’de yardımcılık yapmış 43 yaşındaki İspanyol hoca.

Bu maçta Gökhan Töre 17 numaralı formasıyla sahada. West Ham’ın sağ beki Sam Byram henüz 4. dakikada sakatlanınca onun yerine 5 numaralı formasıyla Arbeloa oyuna giriyor. 12. dakikada gole yaklaşıyor Middlesbrough, Fischer’ın uzak köşeye yerden vuruşu direği sıyırıyor. Bilic huzursuz bu dakikalarda. Sonra oyuna ağırlığını koymaya başlıyor ev sahibi, 18 ve 19’da Antonio ve Payet’in vuruşları az farkla dışarda. 40’ta ceza sahasına ortalanan topu sol ayağıyla dışarıya vuruyor Töre; iyi topçu ama Premier Lig’in futbolun sert oynandığını, haliyle ayakta kalmayı öğrenmesi lâzım. 44’te Noble’ın üst direğe nişanladığı top olmasa, iki takımın da kaleyi bulan topu yok ilk yarıda…

İkinci yarıya Töre’nin yerine 11 numaralı Simone Zaza ile başlıyor Biliç. 50’de golü buluyor misafirler, Cristhian Stuani sağdan kullanılan kornere iyi yükselip kafayı vuruyor. Ama uzun sürmüyor sevinçleri, 56’da Dimitri Payet ceza sahasında rakip savunmayı ipe dizip topu ağlara yolluyor, bu sezonun en güzel gollerinden biri. 72’de Noble’ın yerine Lanzini sahada. Geçen sezona kıyasla topa sahip olmakta zorlanıyor West Ham (bu maçta %39). Andy Caroll’un yokluğunda hücumda etkili olamazken, 56.945 taraftarın izlediği maçta sahadan bir puanla ayrılıyor. Velhasıl Slaven Biliç’i Olimpiyat Stadı’nda zor zamanlar bekliyor…

Ziya Adnan
4 Ekim 2016