Swansea City, Cardiff City; Mavi Kuşlar ve Kuğular: Husumetin Böylesi…

Mavi Kuşlar ve Kuğular: Husumetin Böylesi…

Uzaklardan…

Ülkenin nüfusu üç milyon civarında ama bu derbi bir başka… Öyle böyle değil, Ada futbolunun en ateşli derbilerinden… Adına “Güney Galler Derbisi” diyorlar. Tarihte Liverpool-Everton, Celtic-Rangers derbilerinden bile daha fazla olay yaşanmış bu iki takım arasında oynanan maçlarda. “Manchester derbisi bunun yanında Pazar günü pikniği!” diyor meseleyi bilenler. Çok bilinen hikâyedir, 1988’in Eylül ayında, Cardiff City deplasmanda Swansea’yi devirince, kızgın ev sahibi takım taraftarları bir grup Cardiff City taraftarını şehrin içinde uzun süre kovaladıktan sonra denize dökmüş. O olayı, “Yüzüp gittiler!” diye mizahi dille açıklıyor Swansealiler…

23 Aralık 1993 günü iki takım arasında oynanan maç karakolda bitince, ertesi günün gazeteleri “The Battle Of Ninian Park” (Ninian Park Savaşı) manşeti atmışlar, muhtemel o maçı en iyi anlatan. Tribünlerdeki koltukları kırıp sahaya atan Swansealilere tepki olarak sahaya inmiş ev sahibi takımın taraftarları. Çıkan olaylarda çok sayıda taraftar yararlanırken, o maçtan sonra aralarında oynayacakları maçlarda deplasman takımının taraftarlarının alınmamasını kararlaştırmış Galler Futbol Federasyonu. Uzun yıllar devam etmiş o yasak. Ada futbolunda bir ilk, iki takım arasındaki deplasman yasağı…

Husumetin kökleri 1900’lü senelerin başlarına dayanıyor. İlk kez 1912 senesinde, alt liglerde karşı karşıya gelmiş iki takım. O yıllardaki adıyla Swansea Town’un Vetch Field Stadı’nda oynanan maç 1-1 bitmiş. Birbirlerinden hiç hazzetmeyen iki şehrin hikâyesi onların ki… Madem başladık, anlatalım…

Biri 346 bin nüfusuyla Birleşik Krallığın en büyük onuncu şehri ve Galler’in başkenti Cardiff… Şehrin “The Bluebirds” (Mavi Kuşlar) olarak bilinen takımı 1899 senesinde kurulmuş. Kurucusu Bartley Wilson, “Riverside Cricket” kulübünün üyelerini kış aylarında formda tutmak için en iyi yöntemin futbol oynamaları olacağını düşünerek başlatmış hikâyeyi. Adında kriket denen oyunun, çok önemli olduğu bir coğrafyadan söz ediyoruz sonuçta. 2013-2014 sezonuna kadar hep alt liglerde mücadele etmişler ama hep doldurmuşlar tribünlerini, malum sevdanın ligi olmaz. (2012-2013 sezonunda 23.173 taraftar ortalaması yakalamışlar). 2013-2014 sezonunda, tarihlerinde ilk kez Premier Lig’e yükselmişler. Geçmiş sezonlarda Premier Lig’in kapısına kadar gelen kulübün yüzü geçtiğimiz sezonun sonunda gülmüş. 2011-2012 sezonunun sonunda oynanan play-off maçlarında West Ham United’la karşılaşan ve iki maçı da kaybeden takım iki sezon sonra muradına ermiş.

Diğeri Galler’in güney batısında, 169.880 (2001 sayımı) ile ülkenin en kalabalık şehri Cardiff’ten sonra ikinci sırada yer alan, 19. yüzyılda adını “bakır şehri” olarak duyurmuş, sahip olduğu maden yataklarından dolayı bir zamanlar “Copperopolis” olarak bilinmiş, günümüzde büyük bir üniversiteye sahip şirin sahil şehri Swansea. Adını şehrinden alan, Premier Lig’de oynamayı başaran ilk Galler takımı Swansea City, 1913 senesinde siyah-beyaz renkleriyle ve “Swansea Town” adıyla kurulmuş. 50’li ve 60’lı yıllarda asansör takım görüntüsü içinde kimi sezonlarda 2. Ligde, kimi sezonlarda 3. ligde oynayan “Kuğular”, 1967 senesinde 4. lige kadar düşmüş. Alt liglerde oynamasına rağmen taraftarı hiç ümidini kesmemiş takımından. Öyle ki, 1967-1968 sezonunda Federasyon Kupası 4. tur maçında, Vetch Field Stadı’nda 32.796 taraftar Arsenal karşısında mücadele eden takımı izlemek için koşmuş tribünlere. Günümüzde bile o maçtaki taraftar sayısı rekor olarak kalmış, o mütevazı takımın tarihinde. 1 Mart 1978 tarihinde, henüz 28 yaşında teknik direktörlük görevine gelen John Toshack’ın liderliğinde çıkış yakalayan takım, dört sezonda üç kez terfi etmiş.

2008 senesinde, 24 senelik aradan sonra Championship’e (2. Lig) dönen Kuğular, 2010-2011 sezonunda ligi 3. sırada bitirip, Reading’i play-off finalinde yenerek Premier Lig’e terfi etti. Swansea City ilk sezonunda ligi 11. sırada tamamladı. O sezon Ada futbolunun devleri Arsenal, Chelsea ve ligi şampiyon bitiren Manchester City’i yenmiş olmaları önemli bir ayrıntı…

Cardiff City 1927 senesinde “Federasyon Kupasını”, Swansea City 2013’de “Lig Kupasını” kazanmış. İki takımın tarihinde unutulmaz futbolcular var elbet. Bob Wilson, Peter Whittingham, John Toshack, Robert Earnshaw, Robin Friday Cardiff City’de yıldızı parlamışlardan. Bir zaman önce yine bu köşede yazmıştım, “George Best’den bile daha iyi” denilen, 1990 senesinde henüz 38 yaşında hayata veda eden Robin Friday’ın hikâyesini. 1976 senesinde Reading Town’dan, Cardiff City’e 30.000 Sterlin karşılığında transfer olan müthiş golcü takımda sadece 25 maçta forma giymiş.

Swansea’ye gelince; takımın efsaneleri arasında yer alan 27 Aralık 1931 doğumlu, 1.88’lik savunma oyuncusu John Charles alt yapıdan yetişmiş, ama (A) takım formasını giymeden Leeds United’a, oradan da Juventus’a transfer olmuş. Galler futbolunun yetiştirdiği en iyi stoper diyorlar onun için. Liberty Stadı’nın dışında heykeli bulunan 16 Ekim 1929 doğumlu Ivor Allchurch 1947-1958 ve 1965-1968 arası takımda oynadığı 445 maçta 165 gol atmış…

İki takımın da formasını giymiş futbolcuları da unutmayalım. Profesyonel futbola 1965 senesinde başlamış bir dönem Beşiktaş’ı çalıştırmış John Benjamin Toshack, henüz 16 yaşında Cardiff’le ilk maçına çıkmış. Kulüp tarihinin en genç futbolcusu olmuş. İlerleyen yıllarda, 1978–1984 arasında Swansea City’de oynamış. İki takım arasındaki husumet onun Swansea City’e geçişiyle daha da derinleşmiş. Kanat oyuncusu Andrew Legg’de iki takımın formasını giyenlerden. Attığı uzun taç atışları ile bilinirmiş kariyerinde. Bir seferinde 44,6 metrelik taç atışıyla rekor kitaplarına geçmiş.

Kasım ayının ilk günlerinde Cardiff City’nin adını taşıyan 27.815 kapasiteli stadında karşı karşıya geldi iki takım. Tıka basa dolu trübünler önünde ev sahibi Cardiff ikinci yarıda attığı
golle maçı 1-0 kazanırken Kuğular’a gönül vermişlerle birlikte üzüldük doğrusu. Eh, işin içinde hem kuğu, hem de Michael Laudrup olunca sevilmez mi?

Ziya Adnan
5 Kasım 2013

GallerDerbisi