Uzaklardan…
Doğup büyüdüğüm, okullarında okuduğum coğrafyadaydım bir süredir, her ne kadar konumuz futbol olsa da ülkeye dair birkaç kelamla başlayalım yazıya. Neredeyse bir sene sonra yapılacak seçimle yatıp kalkan, hayat pahalılığında ezilmiş, bal tutanın parmağını yaladığı, denetimsiz, düzensiz, adaletsiz… Geçenlerde okumuştum, “Kuşlar yemek yerken ürkmesinler diye yolunu değiştiren insanı bu dünya elbette incitir” diyordu yazar. İşte öyle incitti ülke manzaraları…
***
Dönelim futbola, sonbaharın habercisi Ekim’in ilk gününde Arsenal’in görkemli Emirates Stadı’nda Kuzey Londra derbisi. Rekabetin başlangıcı 19 Kasım 1887’ye uzanıyor. O zamanlar maçlarını Güney Londra’nın Plumbstead semtinde “Royal Arsenal” adıyla oynayan kırmızı-beyazlı takımın rakibiyle oynadığı ilk maç ışıklandırma sorunu nedeniyle yarım kalmış; iki takım arasında 4 Aralık 1909’da oynanan ilk lig maçını Arsenal 2-0 kazanmış. Tottenham’ın son sezonlarda Arsenal deplasmanında bahtı kapalı, deplasmanda son 37 lig maçından sadece ikisini kazandılar (B14, M21), bu galibiyetler 1993 ve 2010’da geldi. Arsenal, Kasım 1998’de şimdilerde tarih olmuş Highbury’de 0-0 beraberlikten bu yana, Spurs’e karşı evinde arka arkaya 23 maçta gol buldu. Sezona müthiş başlayan, yedi maçta altı galibiyet alan Arsenal evinde kral takımlardan, geçen sezondan başlayarak son altı iç saha maçında puan kaybetmediler. Bu sezon ligde kaydettikleri 17 golün sadece birinin sağ ayakla atılmış olması kayda değer. Misafir Tottenham geçen sezonla birlikte son 17 maçta yenilgi yüzü görmedi. Arsenal’e karşı tüm kupalarda 17 maçta 13 golü olduğunu, Kuzey Londra derbilerinde başka hiçbir oyuncunun 10’dan fazla golü olmadığını hatırlatalım.
***
Yazdan kalma Londra gününde Arsenal 4-2-3-1 dizilişinde, savunmanın önünde Xhaka, Partey ikilisi, orta sahada Saka, Odegaard, Martinelli, önlerinde golcüleri Jesus. Hocaları Arteta savunmanın solunda Zinchenko, sağında White’a görev vermiş, muhtemel takımın en ideal 11’i. Misafir Tottenham 3-4-2-1 dizilişinde, orta sahada Royal, Hojbjerg, Bentancur, Perisic önlerinde Son ve Richarlison, ileri uçta Kane. Maça taraftarının desteğiyle istekli başlıyor ev sahibi, 20’de Arsenal aradığı golü bulurken Emirates yıkılıyor, sağda Saka – White paslaşmasının devamında Partey ceza sahası dışından üst sağ köşeye enfes vuruyor, kaleci Lloris çaresiz. 29’da Tottenham atağında Gabriel’in ceza sahasında Richarlison’a müdahalesinde penaltı kararı çıkıyor, Kane kaçırmıyor. Arsenal savunmasında Gabriel takımın zayıf halkası. Kane’nin deplasmanlarda kaydettiği 100. golü. Arsenal’in topa yüzde 62 oranında sahip olduğu, rakip kaleyi yedi kez yokladığı devre karşılıklı gollerle kapanıyor.
2. devrede takımlar aynı kadrolarla sahada. 49’da yeniden öne geçiyor ev sahibi, Saka’nın rakip ceza sahasında vuruşunda Lloris topu kontrol edemiyor, pozisyonu takip eden Jesus yakın mesafeden topu ağlara gönderiyor. 65’te farkı ikiye çıkartıyor Arsenal, Martinelli’nin asistinde Xhaka yakın mesafeden kaçırmıyor, rakibin çabuk ofansif hattına karşı savunmada bocalıyor Tottenham. Son 20 dakikada dört değişlik yapıyor Tottenham; Son, Richarlison, Perisic, Lenglet yerlerini Doherty, Sessegnon, Bissouma ve Sanchez’e bırakıyor. Akabinde Arsenal’de Partey ve Zincehnko’nun yerlerine Lokonga ve Tierney sahada. Kalan dakikalarda başka gol olmayınca, 60 bin 278 taraftarın önünde çok üstün oynadığı, rakip kaleyi 22 kez yokladığı maçı 3-1 kazanıp liderliğini sürdürüyor Arsenal, Tottenham’ın Emirates fobisi devam ediyor. Maç sonu basın toplantısında Arsenal’in hocası Arteta takımının olağanüstü oynadığını dile getiriyor ve devam ediyor: “Bu performans bize gelecek için cesaret ve güven veriyor.” Maçın adamı Granit Xhaka…
Ziya Adnan
4 Ekim 2022