Bournemouth FC; Kiraz zamanı…

Bournemouth FC;  Kiraz zamanı…

Uzaklardan…

“Bizim hikâyemiz, başarımız bizim gibi kulüplere umut olmalı…”

Bournemouth…

İngiltere’nin güneyinde, başkent Londra’ya iki saat uzaklıkta, Dorset bölgesine kurulmuş 184 bin nüfuslu şirin sahil kasabası. Kökleri 1810 senesine uzanan kasabanın kuruluş hikâyesi ilginç; bölgenin güneşine, kumsalına, manzarasına âşık eşini mutlu etmek için oraya bir ev inşa eden ve yaşamaya başlayan Tregonwell adına bir adam tarafından başlamış hikâyesi. 1901 senesinde nüfusu sadece 50 bin olan kasaba günümüzde iki üniversiteye ev sahipliği yapıyor. Bilhassa yaz aylarında turist akınına uğrayan tatil beldesini geçen sene 4,7 milyon turist ziyaret etmiş. Oysa eski zamanlarda, nüfusun büyük bölümü yaşlı ve emeklilerden oluştuğu için ülke folklorunda “God’s waiting room” (Tanrı’nın bekleme odası) olarak bilinirmiş…

İşte o şirin kasabanın 1899 senesinde kurulmuş kırmızı siyahlı takımı A.F.C. Bournemouth, nam-ı diğer “The Cherries” (Kirazlar)… İlk zamanlarında “Boscombe F.C” adıyla bilinirken 1923 senesinde “Bournemouth and Boscombe Athletic Football Club” olarak değişmiş. Kulübün günümüzdeki adı 1972 senesinden miras. Ulusal ligde ilk maçını 1923 senesinin Ağustos ayında, deplasmanda Swindon’a karşı oynamış ve o maçı 3-1 kaybetmişler. Uzun seneler futbolun görünmez köşelerinde mücadele ettikten sonra 1970-1971 sezonunda 3. Lig’e, 1986-1987 sezonunda 2. Lig’e terfi etmişler. 2000’li senelerin başı uğur getirmemiş takıma, League One’de (3. Lig) oynadığı 2008 senesinin Şubat ayında 4 milyon Sterlin borç nedeniyle kayyıma devredilen kulübün 10 puanı silinmiş ve sezon sonunda kümeye düşmüş. Ülke futbolunda gırtlağa kadar borçlu kulüplerimizin hiçbir yaptırımla karşılaşmadan şampiyonluğa oynadığını hatırlatalım yeri gelmişken. Boşuna dememişler, coğrafyalar kaderleri belirler. Takıma 1910 senesinden beri ev sahipliği yapan Goldsands Stadı sadece 12 bin kapasiteli. 2013 senesinde inşa edilen 2400 kapasiteli tribüne kulüp tarihinin golcüsü “Ted MacDougall”ın adı verilmiş.

Kulübün 80’li senelerdeki en büyük başarısı 1984 senesinde teknik direktör Harry Redknapp liderliğinde Federasyon Kupası’nda Manchester United’ı elemeleri. Rednapp’ın 1983–1992 arasında takımın başında kaldığını anımsayalım. 115 senelik tarihleri boyunca sadece 29 teknik direktörle çalışmış olmaları kayda değer…

***

Ve bu yazının yazıldığı saatlerde, bir futbol sezonun daha sonuna yaklaştığımız zamanlarda oynadığı 46 maçın 26’sını galip bitirerek topladığı 90 puanla Premier Lig’e yükselmeye hak kazandı Bournemouth AFC. 2015-2016 sezonunda, köklü tarihlerinde ilk kez Premier Lig’de yer alacaklar. 2012 senesinden günümüze takımın teknik direktörlüğünü yapan, 1977 doğumlu Eddie Howe, gelecek sezon cumartesi akşamları Premier Lig maçlarının özetlerini gösteren enfes futbol programı “Match Of The Day”de boy gösterecek olmanın mutluluğunu şöyle özetliyor: “Bizim yıldızımız yok, sadece birlikte oynamaktan keyif alan futbolculardan kurulu genç bir takımız ve hedefimiz Premier Lig’de kalıcı olmak. Umarım başarırız…”. Başarılarının sırrı da birliktelikten kaynaklanıyor zaten. Bu sezon ilk on birde başlayan topçulardan sekizi 2012-2013 sezonunda League One’dan, Championship’e terfi eden takımın müdavimlerinden.

2008 senesinde, kapısına kilit vurulmasına ramak kalmışken, bağışladığı 100 bin Sterlin sayesinde ayakta kalan, çocukluğundan beri sevdalısı olduğu kulübünün başarısını gerçek olmuş bir rüya tanımlıyor başkanları Jeff Mostyn ve devam ediyor: “Bataklığa gömülmüşken, altı senede dört lig atlayarak ülke futbolunun en üst ligine yükseldik. Bizim hikâyemiz, başarımız bizim gibi kulüplere umut olmalı.” Futbolun içinde sevdalısı olduğu kulübü yaşatabilme adına, en kötü zamanında elini uzatan başkanlar da var anlayacağınız.

Uzaklarda, borç batağına gömülmüş, hayatta kalabilmek için çırpınan, gözlerden gönüllerden ırak, eskiye ağıt yakan niceleri var. Madem konumuz umut, yeri gelmişken onları da hatırlayalım: Şekerspor, Hacettepe, Ankara Demirspor, İstanbulspor, Vefa, Sakaryaspor, Kocaelispor, Diyarbakırspor, Aydınspor, Malatyaspor, Ankaragücü, geçtiğimiz günlerde 3. Lig’e düşen Altay ve diğerleri. Ah Ankaragücü! Nüfusu altı milyona yakın Başkent’in, tıpkı şehri gibi geldiğimiz çağın pespayeliğine yenik düşmüş kadersiz takımı… Pek umudum yok ama bir şehrin üç takımıyla lanetlenmiş beter bir futbol düzeninde belki günün birinde onların da tribünlerinde sevinçleri yankılanır Bournemouth misali…

Ve kimileri var son umutta tükenmiş… Baharın habercisi günlerde, Spor Toto 3. Lig 2. Grup’ta 11 puanla son sırada yer alan ve küme düşmesi kesinleşen Çankırspor’un sezonun bitmesine 4 hafta kala ligden çekildiğini yazıyordu gazeteler. Oysa 1997 senesinde, kapanmasına ramak kala taraftarların aralarında topladığı 35 bin Sterlin’le (140 Bin TL) ile futbola tutunmuştu Bournemouth AFC… 85 bin nüfuslu Çankırı’da da mümkün olabilirdi kaderi ta başından belli o bahtsız takımı yaşatmak, o şehri tribünden sevebilseydi futbol ahalisi…

Ziya Adnan

7 Mayıs 2015