Wenger’in bebeleri – I…

Wenger’in bebeleri – I…

Uzaklardan…

Geçtiğimiz haftalarda, “Montpellier olmak varken” diye yazmıştım; mütevazı bütçesine rağmen Fransa liginde geçen sezon şampiyon olmuş, endüstriyel futbola kafa tutan o küçük şehrin takımını yürekten alkışlayarak. Gırtlağa kadar borca batmış ülkem takımlarının her transfer sezonunda har vurup harman savurmalarının kulüpleri batağa sürüklediğini ve ülke futbolunun Katar’dan bir önceki durak olma yolunda emin adımlarla ilerlediğini yazmıştım kim bilir kaçıncı kez.

Sonra sevgili Necdet Özkazancı, “Madem bu transfer konusunu işledin, bu konuda örnek alınması gerekenleri yazsana…” dedi; muhtemel 1996 senesinden günümüze kuzey Londra takımının teknik direktörlüğünü yapan “Profesör” lakaplı ekonomi ustasını anımsayarak…

***

Sene 1997, aylardan Şubat…

Arsenal takımında teknik direktörlük macerasına henüz başlamış olan Wenger’in, 17 yaşındaki Fransız forveti Paris Saint-Germain’den 500 bin Sterlin’e transfer ettiğini yazıyordu Ada basını… 1996-97 sezonunda ilk 11’e girmekte zorlanan genç futbolcu, bir sonraki sezon takımın efsane golcüsü Ian Wright’ın sakatlanmasıyla takıma giriyor; o sezon Arsenal Premier Lig şampiyonluğu ile birlikte Federasyon Kupasını kazanıyordu. Fransız golcü kupa finalinde takımının Newcastle United’ı iki golle geçtiği maçta ikinci golü atıyor; Arsenal’e gönül vermiş olan taraftarlar Wenger’in müthiş transferini ayakta alkışlıyordu. Genç futbolcu o sezonun “en iyi genç futbolcusu” seçildi. Sonrasında kuzey Londra takımıyla 72 kez sahaya çıkan, o maçlarda 27 gol kaydeden Fransız, 1999 senesinin yaz aylarında 23 milyon Sterlin karşılığında İspanyol devi Real Madrid’e transfer oldu. Arsenal bu transferden 22,5 milyon Sterlin kazanırken Nicolas Anelka, Madrid’in yolunu tutuyordu…

Sırada 29 Mart 1973 doğumlu Hollandalı kanat oyuncusu vardı: Marc Overmars… Profesyonel futbol kariyerine 1990-91 sezonunda, henüz 17 yaşında Go Ahead Eagles takımında başlamış, 1992-97 seneleri arasında Ajax’da forma giymişti. 1995 senesinde, günümüzdeki adıyla Şampiyonlar Ligini kazanan takımın önemli yıldızlarındandı. Geçirdiği ağır sakatlık nedeniyle Euro 96’da forma giyemeyen futbolcu, 1997 senesinin yazında bonservisine 5,5 milyon Sterlin ödeyen Wenger’in takımına katılıyor, Anelka ile birlikte henüz ilk sezonunda Premier Lig şampiyonluğu ve Federasyon Kupası zaferi yaşıyordu. Arsenal onun ayağından kazandığı golle Old Trafford Stadı’nda Manchester United’ı devirirken, o sezon Premier Lig’in en iyi 11’i arasında yerini almıştı. Sağ kanatta oynayan en iyi sol ayaklı oyuncu (ki aslında iki ayağını da iyi kullanırdı!) “Roadrunner” (yol koşucusu) lakabını Wenger ile çalıştığı zamanlarda kazanmıştır.

1997-2000 seneleri arasında, 101 maçta Arsenal forması giyen Hollandalı, 2000 senesinin yazında 40,6 milyon Euro karşılığında Barca’ya transfer oldu. O günün futbol piyasasında, bir İngiliz takımından İspanya’ya transfer olan en pahalı futbolcu olurken, Barca’da beklenen başarıyı yakalayamıyordu. 2004 senesinin yaz aylarında geçirdiği ağır sakatlık ve sonrasında doktorunun tavsiyesi üzerine futbolu bırakmak zorunda kalan Marc Overmars, Arsenal’e 20 milyon Sterlin’e yakın kazandırmıştı.

Aynı senelerde, Overmars ile birlikte Premier Lig’de yıldızı parlayan, Wenger’in başka bir transferi 20 Eylül 1970 doğumlu Fransız orta saha oyuncusu Emmanuel Petit, 1997 senesinin Haziran ayında 2,5 milyon Sterlin bedelle Monaco’dan Arsenal’e transfer oldu. Transfer döneminde İskoç devi Glasgow Rangers’ın ısrarla istediği genç futbolcu, Monaco’dan tanıdığı eski hocası Wenger’i tercih etmiş; henüz ilk sezonunda Lig ve Kupa şampiyonluğu yaşamıştı. Arsenal’deki ilk zamanlarında, maçlardan önce ısınırken giydiği şeffaf forma yüzünden (ki cinsel tercihleri hakkında çok sayıda hikâye üretilmiştir) rakip takım taraftarlarınca sıklıkla ti’ye alınırdı. İlerleyen zamanlarda Patrick Vieira ile birlikte Prenier Lig’in en iyi orta sahası olurken, üç sezon sonra Overmars ile birlikte 14 Milyon Euro karşılığında Barca’ya transfer oldu. Arsenal, bu transferden 5 milyon Sterlin’e yakın kazanırken, İspanyol devinde sadece bir sezon kalabilen Emmanuel Petit, 2001 senesinde Ada futboluna Chelsea ile dönüş yaptı.

Ve Wenger’in muhtemel en önemli transferi, 23 Haziran 1976 doğumlu Senagalli orta saha oyuncusu Patrick Vieira… 1996 senesinin Eylül ayında Milan’dan Arsenal’e 3,5 milyon Sterlin bedelle transfer olan 20 yaşındaki futbolcuyu o senelerde yeşil sahalarda gören ve tanıyan azdı. Milan’da bir sezon kalmış, ancak ‘A’ takımda sadece iki maça çıkabilmişti. Londra takımında bulunduğu 12 sezonda üç kez Premier Lig şampiyonluğu yaşayan efsane orta saha oyuncusu, 2005 senesinin Temmuz ayında bonservisine 20 milyon Euro ödeyen Juventus’a transfer olurken, Arsenal taraftarları arasında yapılan ankette kulüp tarihinin en önemli beşinci futbolcusu seçiliyordu. En son kupasını onunla birlikte kazanan Arsenal, onun ayrılışından sonra kupa kazanamazken, çoklarına göre Patrick Vieira’nın yeri doldurulamadı. Arsenal bu transferden 16,5 miyon Sterlin kazanmıştı…

Sırada ilk zamanlarında orta sahanın sağında oynayan 19 Mart 1981 doğumlu Fildişili futbolcu var. 2002 senesinin Şubat ayında ASEC Mimosas takımından Arsenal’e 150 bin Sterlin karşılığında geldiğinde (yanlış okumadınız 150 bin Sterlin!) Wenger’e koşulsuz güvenenler bile bu transfer öncesinde yeşil sahalarda adı sanı hiç duyulmamış bir futbolcunun Premier Lig’e paraşütsüz inişini yadırgamıştı. 2009 senesine kadar Arsenal’de kalan, Sol Campbell ile birlikte müthiş maçlar çıkaran sonradan olma stoper 2003-2004 sezonunda Premier Lig şampiyonluğu yaşadı. Bir sezon sonra Federasyon Kupasını kaldıran savunma oyuncusu, 2009 senesinin Temmuz ayında, 16 milyon Sterlin bedelle Manchester City’e transfer olduğunda, geride Wenger’in takımıyla çıktığı 225 maç bırakmıştı. Arsenal Kolo Toure’nin transferinden 16 milyon Sterlin’e yakın kazandı…

Ve 2006 senesinde Monaco’dan Arsenal’e transfer olan 1.90’lık Togo’lu forvet… 22 yaşında geldiği takımda kısa sürede ‘Baby Kanu’ (Bebek Kanu) lakabını kazanırken, daha ilk sezonunda adına söylenen şarkılar yankılanıyordu Emirates semalarında. – “Adebayor, Adebayor, give him the ball, and he will score!”. (Adebayor, Adebayor, ver topu, atsın golü!).

2008 senesinde BBC’nin ‘En iyi Afrikalı’ ödülüne layık gorülen Emmanuel Adebayor, 3 milyon Sterlin transfer bedeliyle geldiği Arsenal’den, 20009 senesinde Manchester City’e 25 milyon Sterlin karşılığında gönderiliyordu.

Wenger’in takımı bu transferden 22 milyon Sterlin kazanmıştı…

Haftaya : Wenger’in Bebeleri – II…

Ziya Adnan

30 Eylül 2012

Anelka