Wembley’de Ağustos Kupası: Bahtsızların anısına…

Wembley’de Ağustos Kupası: Bahtsızların anısına…

Uzaklardan…

Neymar transferinin gazetelerde yazıldığı zamanlarda çok satan gazetelerin birinde görmüştüm; küçük bir sokak çocuğu köpeğine sarılmış vaziyette uyuyordu Beşiktaş’ta bir sokakta. Altı, yedi yaşlarında ancak var, Suriyeliymiş, kimi kimsesi yokmuş, savaştan kaçmış, sonrası o bilindik iç burkan hikâye. Diyeceğim o ki, bir tarafta zenginliğin sınır tanımadığı ve iyice şımarıklaştırdığı, adına futbol denilen başkalaşmış, giderek sevimsizleşen bir oyun, diğer yanda aç, umutsuz ve geleceğe korkuyla bakan sokaklarda yaşayan çaresiz çocuklar… Kaderi kötü bir coğrafyada dünyaya gelmekle yazılmış çocuklar… Bunca çaresizlik içinde futbolu yazmaya bazen eli gitmiyor insanın ama yine de yazalım Wembley’de oynanan sezon başı kupasını, yazalım bahtsızların anısına…

Premier Lig’de 2016-2017 sezonunu şampiyon olarak bitiren Chelsea transfer sezonunun Manchester City’den sonra en fazla harcayan takımı. Forvet Alvaro Morata için Real Madrid’e 55,25 milyon, defansif orta saha Tiemoue Bakayoko için Monaco’ya 34 milyon Sterlin ödedi Batı Londra’nın zenginler kulübü. 24 yaşındaki 1,89’luk forvet Morata futbola 2006’da Atletico Madrid’in altyapısında başlamış. 2010’da Real Madrid’e transfer olmuş ama 2014’e kadar kaldığı takımda fazla forma şansı bulamayınca 20 milyon karşılığında Juventus’a transfer olmuş. İlk sezonunda şampiyonluk yaşarken, İtalya Kupası’nı da kaldırmış. Hava toplarında etkili olduğu kadar sürati ve bitirici vuruşlarıyla namlı. İki sezon kaldığı İtalyan takımında 27 golü var. Hocası Conte, geçenlerde Evening Standard’a verdiği söyleşide “kelepir” gördüğünü söylüyor bu transferi. Neymar için PSG’nin gözden çıkardığı parayı düşününce pek de haksız sayılmaz hani.

Chelsea’nin 31 kişilik kadrosunun toplam değeri 544 milyon Sterlin, en değerli oyuncusu 28 yaşındaki Eden Hazard’in transfer piyasasındaki değeri 64 milyon Sterlin civarında. Conte, kadroda düşünmediği 24 topçusunu başka takımlara kiralık gönderdi, haliyle bu durumu eleştirenlerin sayısı fazla. Premier Lig’de 2017-2018 sezonunun açılmasına az zaman kala, yeni sezonunun provasında geçen sezonun şampiyonu Chelsea, Federasyon Kupası’nı kazanmış ama ilk dörde girememiş Arsenal karşısında…

Bilir misiniz, ilk kez 1898 sezonunda oynanmış ‘Community Shield’ Kupası, ilk zamanlarında profesyoneller amatör takımlarla karşılaşırmış. Her ne kadar Ada futbolunda Federasyon Kupası ile kıyaslanınca gazozuna olarak görülse de hayır işlerine vesile olduğu için hayırla anmak lazım. 90 bin kapasiteli Wembley Stadı’nda oynanan maçın gelirleri Federasyon Kupası’nın ilk turunda mücadele eden 124 takımın belirlediği hayır kuruluşlarına, yardım derneklerine dağıtılıyor. Ortalama ev fiyatlarının 1,5 milyon Sterlin olduğu North Kensington’da, geçen haziran ayında Grenfell adındaki 24 katlı bakımsız bir sosyal konutta çıkan yangında hayatını kaybedenlerin ailelerine bağışlanacakmış bu maçın gelirleri. Futbolu özlememişler için bu bile yeter Wembley Stadı’nın yollarına düşmeye, maksat çorbada tuzumuz olsun…

Kupa tarihinde ilginç vakalar da var, 1972’de, “Gazozuna oynamayız!” diyerek kupaya burun kıvırmış lig şampiyonu Derby County ve kupa galibi Leeds United. Onların yerine sahaya ligi 4. bitirmiş Manchester City ve 3. Lig şampiyonu Aston Villa çıkmış. City tek golle kazanmış o tarihi maçı. 2014’te, İtalya ve Fransa’yı örnek alarak kupanın Amerika, Çin, Katar gibi futbolun para ettiği coğrafyalarda oynanması fikri ortaya atılmış. Ancak taraftarların kupaya verdiği önem, kupanın tarihi ve her sezon bu maçta Wembley’in dolması Federasyonu bu fikirden vazgeçirmiş, en azından şimdilik…

Ağustos ayının ilk pazarında, futbolun muhtemel en görkemli mabedinde Manchester City’den sonra ligin en değerli kadrosuna sahip iki Londra takımı Chelsea ve Arsenal karşı karşıya. Tarihte Federasyon Kupası’nı kazanan hiçbir takım ertesi sezon bu kupada aynı rakibi yenememiş…

Yeni sezonda gözden çıkardığı Costa’yı maç kadrosuna almamış Conte, Hazard ve orta sahanın dinamosu Bakayoko da takımın eksiklerinden. 4-2-3-1 dizilişindeki Arsenal’in çiçeği burnunda golcüsü 9 numara bu maçta sahada. İlk 15 dakikada kanatları iyi kullanan, bilhassa sağdan Bellerin’le pozisyonlar üreten Arsenal daha etkili. 22’de o dakikaya kadar sadece 7 kez topla buluşan Lacazette’in plasesi direkte patlıyor. 3. bölgede hareketli Welbeck, Iwobi, Chamberlain rakip savunmayı zorluyor. Chelsea’nin gole en yakın oyuncusu 11 numaralı Pedro. Arsenal’in topa yüzde 46 oranında sahip olduğu ve iki kez rakip kaleyi yokladığı yarı golsüz kapanıyor…

İkinci yarının hemen başında öne geçiyor Chelsea, savunmanın arkasına atılan topa Holding ve Mertesacker müdahale etmekte ağır kalınca Moses topu ağlara gönderiyor. Koscielny’nin yokluğunda Arsenal savunmasının ortası adam paylaşımında sıkıntılı, ağır aksak. Golden sonra sahaya daha iyi yayılan, ilerde pres yaparak ra kibe göz açtırmayan Chelsea daha istekli. Takımın en iyisi orta sahanın dinamosu Kante, iki kişilik oynuyor 7 numara, istek, enerji, özveri ne ararsan var. 81’de değişiyor maçın gidişatı, Pedro’nun kırmızı kart gördüğü pozisyonun devamında hazırlık döneminin göze batanı Kolasinac, Xhaka’nın ceza sahasına kestiği topu kafayla köşeye bırakıyor. Normal süresi 1-1 biten maçın sonunda, 83.325 taraftarın huzurunda yeni format penaltı atışlarını kazanarak sezonun ilk kupasını kaldırıyor Arsenal, maçın oynandığı Wembley Stadı’ndan birkaç kilometre uzaklıktaki Grenfell yangınında hayatını kaybetmiş bahtsızların anısına…

Ziya Adnan
8 Ağustos 2017